Birbaşkası da, ölü evinin çamaşırlarını yıkattırır Ölünün gömüldüğünü takip eden ilk Cuma günü hutbeden sonra yine topluca mezara gidilip Yasin okunur. Ölünün bir yılı dolunca, yıldönümü münasebetiyle yağlı, şekerli, sütlü ekmek yaptırılıp helva ve lokumla birlikte dağıtılır, Bazıları da ölüleri 11. ayetleri okunuşu ve meali. 1 Temmuz 2022 Cuma 12:08 - Güncelleme: 1 Temmuz 2022 Cuma 12:08. ABONE OL. Cuma suresinin son 3 ayeti, cuma namazının önemini anlatır. Yüce Allah, cuma suresi 1- Ölünün borcunun ödenmesi: Bir kişi öldüğünde başkalarının onun hakkında yapabilecekleri, hatta yapmaları gereken en önemli işlerden birisi, varsa o kişinin borçlarını ödemek ve böylece onun üzerinden kul haklarının kalkmasını temin etmektir. Çünkü hadisteki ifadesiyle "Mü'minin ruhu, borcu ödeninceye kadar ona Bu nedenle ölmüşlerimizi iyi düşünmeli, onlar için dua etmeliyiz. Ölünün arkasından okunabilecek en hayırlı dua ise Fatiha Suresi’dir. Ölmüşlerimiz için Fatiha Suresi okuyup, sonrasında onun mekanının cennet olması ve Allah’ın razı olduğu kullardan olması için dua edebiliriz. Ölmüşlerimizin arkasından, onlar Kur'an-ı Kerim'in kalbi olarak nitelendirilen ve faziletleri oldukça fazla olan Yasin Suresi, toplam 83 ayettir. Yasin Suresi, vefat etmek üzere olan kimsenin yanında okunur. Rivayet edilir ki; kim ki her gece Yasin Suresi'ni okur, o kimse şehit olarak vefat eder. Yasin Suresi'ni hasta bir mümin okumaya devam ederse Allah'ın izniyle 2n5V. Yasin Suresi, vefat etmek üzere olan kimsenin yanında okunur. … Rivayet edilir ki; kim ki her gece Yasin Suresi'ni okur, o kimse şehit olarak vefat eder. Yasin Suresi'ni hasta bir mümin okumaya devam ederse Allah'ın izniyle şifa bulur. Yasin Suresi'nin ölü bir kimseye okunması azabı 20, 2021İçindekiler1 Yasin suresi okumak neye iyi gelir?2 Yasini okunuşundan okumak olur mu?3 Kim Yasin suresini okursa?4 Yasin günde kaç kere okunmalı?5 Yasin suresi hangi niyetle okunursa?6 Ölmüş birine Yasin okumak ne anlama gelir?7 Yasin Latin harfleriyle okunur mu?8 Türkçe Yasin okumak kabul olur mu?Yasin suresi okumak neye iyi gelir?Kırk bir Yasin ne niyet için okunursa okuyan kimsenin muradı hasıl kırk bir Yasin yedi güne bölünerek sabah namazından sonra okunursa daha tesirli olur. "Allah Teala'nın rızası için geceleyin Yasin'i okuyan kimse affolunur." "Sure-i Yasin'i geceleri okuyan kimseye Kur'an'ı yedi defa okumuş gibi ecir verilir."Yasini okunuşundan okumak olur mu?CEVAP Yasin dua değil, Kur'ân'in bir süresidir. Siz eğer Kur'ân'ı orijinalinden okuyamıyorsanız mealini okuyunuz. Daha Yasin suresini okursa?YASİN SURESİ İLE İLGİLİ HADİS-İ ŞERİFLER "Her şeyin bir kalbi vardır. Kur'ân'ın kalbi de Yâsin'dir. Kim Yâsin'i okursa, Allah onun okumasına, Kur'ân'ı on kere okumuş gibi sevap yazar" Tirmizî, Fedâilu'l-Kur'n, 7; Dârimî, Fedâilu'l-Kur'ân, 21.Yasin günde kaç kere okunmalı?Bir sayı ile sınırlandırılmamıştır. Ancak surenin daha faziletli olması için niyete göre okunması gereken sayılar vardır. Kişinin hayırlı bir hacetinin olması için 41 kez okunmalıdır. Yasin Suresi 123 kez okunursa büyük Yasin hatmi okunmuş suresi hangi niyetle okunursa?Yasin Suresi vefat etmek üzere olan kimsenin yanında okunur. Yasin Suresi gece vakitlerinde özellikle okunur. Allah'u Teala'nun rızasını kazanmak için geceleri Yasin Suresi'ni okumak tavsiye edilir. Ne niyet içi okunursa, Allah'ın izniyle kişi o muradına nail birine Yasin okumak ne anlama gelir?Hz peygamber ölen kişi için dua ettirmiş, kendiside ölen kişi için dua etmiştir. Daha sonraları bu Hz Peygamber cenaze namazı kıldırdı şeklinde kayıtlara geçmiş öylede kalmıştır. Ölenlerin arkasından Yasin okunması, mezhep, tarikat ve cemaatlerin uydurmasıdır. Kuran diri olanı uyarmak için indirilen Latin harfleriyle okunur mu?Yasin Suresi oku ve dinle sayfamızdan Yasin– Şerifi telefondan ve bilgisayardan Arapça okuma bilgisine sahip olmadan latin harfleri ile kolayca Yasin okumak kabul olur mu?En doğru telaffuz için Yasin Suresi Arapça metni okunmalıdır. Fakat Arapça bilmiyorsanız Yasin Suresi Türkçe metnini okumayı tercih edebilirsiniz. Yeni vefat edenlere okunacak dualar nelerdir? Ölen kişinin ardından okunacak dualar, Ölmüşlerimize okunacak dualar nelerdir? Ölünün arkasından okunacak en güzel duaları sizlerle paylaşarak vefat eden yakınlarımızın ardından onlara dua edelim inşallah.. Peki Ölen kişinin sonrasında yapılacak ilk iş nedir? Vefat edenler nasıl yad edilmelidir? Cenazeye gitmenin fazileti ve sevabı nedir? Cenazede okunacak dualar nelerdir? Ölü için istiğfar edilir mi? Ölülerin sonrasında dua ve istiğfar. Vefât eden bir Müslüman için ilk duâ, onun cenâze namazını kılmaktır. Fahr-i Kâinât Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem- “Hangi Müslümanın cenâzesinde Allâh’a şirk koşmamış kırk kişi hazır bulunup namazını kılarsa, Allah, onların vefât eden kimse hakkındaki şefaatini mutlakâ kabul eder.” müjdesini vermişlerdir. Müslim, Cenâiz, 59 Burada zikredilen “kırk” rakamı, kalabalık insan topluluğunu ifâde etmek için kullanılmıştır. Zira bir başka hadîs-i şerîfte bu sayı için “yüz” rakamı zikredilirken,[1] diğer bir rivâyette de üç saflık bir cemaatin bulunması yeterli görülmektedir.[2] Hattâ bu son rivâyeti nakleden Mâlik bin Hübeyre -radıyallâhu anh- bir Müslümanın cenâzesine katılanları az gördüğünde, duyduğu hadîse uygun olarak hemen onları üç saf hâline getirirdi. ÖLÜ NASIL YAD EDİLMELİ? Bunun yanı sıra, Müslümanların hüsn-i şehâdetine nâil olabilmek de vefât eden kimse için büyük bir mazhariyettir. Zira Enes -radıyallâhu anh- şöyle anlatırPeygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem- ile bazı sahâbîler beraber bulunurlarken yanlarından bir cenâze geçti. Ashâb-ı kirâmdan bazıları o cenâzeyi hayırla yâd ettiler. Bunun üzerine Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-Vâcib oldu, kesinleşti!” bir cenâze daha geçti. Orada yer alanlar onun kötülüğünden bahsettiler. Resûl-i Ekrem -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz yineVâcib oldu, kesinleşti!” buyurdular. Bunun üzerine Hz. Ömer -radıyallâhu anh-Yâ Resûlâllah, kesinleşen nedir?” diye hayretle Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-Evvel geçen cenâzeyi hayırla yâd ettiniz, bu sebeple onun Cennet’e girmesi kesinleşti. Sonrakinin de kötülüğünden bahsettiniz, onun da Cehennem’e girmesi kesinleşti. Çünkü siz mü’minler, Allâh’ın yeryüzündeki şahitlerisiniz.” buyurdular. Buhârî, Cenâiz, 86; Müslim, Cenâiz, 60 CENAZEYE GİTMENİN SEVABIDin kardeşinin cenâzesine katılarak onun namazını kılmak ve onunla birlikte kabre kadar gitmek, mü’mine büyük sevap Resûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz şöyle buyurmuşlardır“Kim, sevâbına inanarak ve karşılığını yalnızca Allah’tan bekleyerek bir Müslümanın cenâzesi ile beraber gider ve namazı kılınıp gömülünceye kadar beklerse, her biri Uhud Dağı kadar olan iki kırat[3] sevapla döner. Kim de cenâze namazını kılar, defnedilmeden evvel ayrılırsa bir kırat sevapla döner.” Buhârî, Îman, 35 Başlıklar1 Ölülerin arkasından okunacak Yeni vefat edenlere okunacak Ölüye dua Ölen kişinin ardından okunacak Ölmüşlerimize okunacak Ölünün arkasından okunacak en güzel Kabir rahatlığı için Ölüye dua nasıl gönderilir? Ölülerle konuşmak için Yeni vefat edenlere okunacak Kabir rahatlığı için Ölen kişinin kabir azabı çekmemesi için okunacak Ölüye dua Ölünün arkasından okunacak en güzel Ölen kişinin ardından okunacak Perşembe günü ölülere okunacak Ölünün arkasından okunacak dua ve tesbihler Ölülerin arkasından okunacak dualar Bir gün Abdullah bin Ömer, Sad bin Ebî Vakkâs ile otururken yanlarına Habbâb bin Eret gelir veAbdullah! Baksana Ebû Hüreyre ne diyor!” diye bu hadîsi üzerine Hazret-i Abdullah, Habbâb’ı, bu hadîsi araştırmak için Hazret-i Âişe Vâlidemiz’e göndererek; “Bunu ondan sorup gel!” gidince Abdullah yerden bir avuç çakıl taşı alır; sinirli bir biçimde taşları elinde evirip çevirmeye başlar. Bir müddet sonra Habbâb, Hazret-i Âişe’nin;“Ebû Hüreyre doğru söylüyor; ben de Resûlullâh’ın öyle buyurduğunu işittim.” dediğini haber sefer, vaktinde değerlendiremediği sevap fırsatlarına hayıflanan Abdullah bin Ömer, elindeki taşları yere fırlatır veDesene biz çok kırat kaçırdık!” diye teessürünü ifâde eder. Müslim, Cenâiz, 56 Burada vaad edilen sevâbın miktar ve ölçüsü, -Allâhu alem- kesin bir sınır tâyin etmekten ziyâde, cenâze teşyîinin fazîletini beyân etmek için olmalıdır. Zira Cenâb-ı Hak, yapılan amellere, kalplerdeki niyet ve samimiyetin seviyesine göre ecir lûtfeder. CENAZEDE OKUNAN DUALAR“Cenâze namazı kıldığınız zaman, ölen kimseye ihlâsla duâ ediniz!”[4] buyuran Allah Resûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz, bu hususta da ümmetine en güzel bir örnek teşkil etmiştir. O’nun cenâzelerde yaptığı duâlara dâir birkaç misal zikredecek olursak Ebû Abdurrahman Avf bin Mâlik -radıyallâhu anh- naklediyor“Resûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- bir cenâze namazı kıldı. O’nun şöyle duâ ettiğini duydum ve ezberledimAllâh’ım! Onu bağışla, ona rahmet et, onu azap ve sıkıntılardan koru, kusurlarını affet! Cennet’ten nasîbini ihsân et! Gireceği yeri kabrini genişlet!Onu suyla, karla ve buzla yıka! Beyaz giysileri kirden ve pisten temizler gibi onu günahlarından arındır!.. Onu Cennet’e koy, kabir ve Cehennem azâbından koru!»” Müslim, Cenâiz, 85Ebû Hüreyre -radıyallâhu anh-, Resûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’in cenâze namazlarında şöyle duâ ettiğini nakletmiştirAllâh’ım! Dirilerimizi ve ölülerimizi, ufaklerimizi ve büyüklerimizi, erkeklerimizi ve kadınlarımızı, burada yer alanlarımızı ve bulunmayanlarımızı bağışla!Allâh’ım! Bizden hayatta bırakacaklarını İslâm üzere yaşat. Öldüreceklerini îmân ile öldür. Bizi bu cenâzede bulunmanın sevâbından mahrum etme ve ondan sonra bizi fitneye düşürme!” Tirmizî, Cenâiz, 38“Allâh’ım! Bu cenâzenin Rabbi Sen’sin, onu Sen yarattın, İslâm’a Sen hidâyet ettin. Şimdi onun rûhunu da Sen aldın. Onun gizlisini-açığını en kaliteli Sen bilirsin. Biz Sen’in huzûruna, ona şefaatçi olarak geldik; onu bağışla!” Ebû Dâvûd, Cenâiz, 56 İbn-i Abbâs -radıyallâhu anhumâ- anlatıyorResûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz, geceleyin bir kabre girdiler. Kendisine bir kandil yakılmıştı. Uzanmış vaziyetteki cenâzeyi kıble cihetinden aldılar ve onaMuhakkak ki sen çok duâ eden ve çok Kur’ân okuyan bir kimseydin. Allah sana rahmetini bol kılsın!»diye duâ ettiler. Sonra da üzerine dört tekbir getirdiler.” Tirmizî, Cenâiz, 62/1057 ÖLÜ İÇİN İSTİĞFARCenâb-ı Hak da mü’minlerin, geçmişleri için şöyle duâ ettiklerini haber vermektedirEy Rabbimiz! Bizi ve bizden evvel gelip geçmiş îmanlı kardeş­lerimizi bağışla; kalplerimizde, îmân edenlere karşı hiçbir kin bırak­ma! Rabbimiz! Kuşkusuz ki Sen, çok şefkatli ve çok merhametlisin.” el-Haşr, 10Vefât eden kimselerin geride kalanlardan bekledikleri en mühim şeylerden biri de kendileri için “istiğfar” edilmesidir. Nitekim Peygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-, bir cenâze toprağa verildiğinde, kabirdeki sorgu-suâlinin kolay olması arzusuyla meyyit için istiğfar edilmesini tavsiye buyurmuşlardır.[5] Yine Allah Resûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Bakî Kabristanı’ndaki ashâbını ve Uhud şehidlerini sık sık ziyaret ederlerdi. Hazret-i Âişe Vâlidemiz’in ifâdesine göre; Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem- kendisinin yanında kaldığı her gecenin son kısmında Bakî Kabristanı’na gider, oradakilere selâm verip duâ ederdi.[6]Hattâ bir gece Cebrâil -aleyhisselâm- Peygamber Efendimiz’e gelmiş ve; “Rabbin Bakî ehline gidip onlar için istiğfar etmeni emrediyor!” buyurmuştur. Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem- de hemen bu emre uyarak Cennetü’l-Bakî’yi ziyaret etmiştir. Müslim, Cenâiz, 103 SEVABI KESİLMEYEN ÜÇ AMELResûl-i Ekrem -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz şöyle buyurmuşlardırİn­san öl­dü­ğü za­man bü­tün amel­le­ri ke­si­lir. An­cak şu üç şey bun­dan müstesnâdır Sa­da­ka-i câ­ri­ye, is­ti­fâ­de edi­len ilim ve ken­di­si­ne duâ eden ha­yır­lı ev­lât.” Müs­lim, Va­sıy­yet, 14Diğer bir hadîs-i şerîflerinde ise Allah Resûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz şöyle buyurmuşlardır“Öldükten sonra kulun derecesi yükseltilir. Kul−Ey Rabbim! Bu sevap nereden geldi?» diye sorar. Cenâb-ı Hak da ona−Arkanda bıraktığın hayırlı ve sâlih evlâdın senin için istiğfarda bulundu, duâ etti.» buyurur.” İbn-i Mâce, Edeb, 1; Ahmed, II, 509Dünya çapında, evlâtlar büyürken anne-babalarına muhtaçtır. Lakin hayatlarının son kısımlarında anne-babalar, evlâtlarına muhtaçtır. Vefatlarından sonra da anne-babalar, yine evlâtlarının hayır-duâlarına, kendileri için birer sadaka-i câriye olmalarına muhtaçtır. Hadîs-i şerîfte de ifâde buyrulduğu üzere sâlih evlâtlar, vefât eden anne-babaları ve geçmişleri için bir sadaka-i câriye ve rahmet vesîlesi olurlar. Lakin bunun aksine, dînî terbiyeleri ihmâl edilen evlâtlar ise anne-babaları için -Allah korusun- bir seyyie-i câriye yani devam edip giden bir günah sebebi hâline gelirler. Böyle anne-babalar, -çok muhtaç oldukları hâlde- kabirlerinde ziyaretçisiz ve yapayalnız kalırlar. Üstelik bir de;“‒Aman canım ne olacak, o daha ufak, zamanla düzelir…” denilerek kendi hâline bırakılan, Kur’ân ve Sünnet çizgisinde yetiştirilmeyen o evlâtlar, kıyâmet günü anne-babalarından dâvâcı olacak ve“‒Annem-babam beni ihmâl etti, iyi bir müslüman evlâdı olarak yetiştirmedi…” diye şikâyet edeceklerdir. Unutmayalım ki çocuklar, Cennetʼe lâyık bir sâfiyetle dünyaya gelirler. Lakin anne-babalar kendilerine ilâhî bir emânet olan çocuklarının mânevî terbiyelerini ihmâl ederlerse, o Cennet kuşlarını -Allah korusun- yanlış yerlere uçururlar! Bu sebeple, Kur’ân ve Sünnet’in engin mânâ kevserinden tatmadıkları için evlâtlarına da tattıramayan anne-babalar, büyük bir âhiret vebâliyle karşı karşıyadırlar. Bu dünya çapında anne-baba, evlâtlar, eş-dost, akraba, herkes bir arada yaşıyor. Lakin âhirette bir “yevmüʼl-fasl”yani bir “ayrılık günü” olacak. Cenâb-ı Hak Kurʼân-ı Kerîmʼde o büyük yol ayrımını haber veriyor. Cennet ehline;“Onlara merhametli Rabbʼin belirttiği selâm vardır.” Yâsîn, 58 buyuruyor. Râzı olduğu kullarını, büyük bir ikram ve iltifatla Cennetʼine dâvet edeceğini bildiriyor. Lakin aynı sülâleden de gelse, aynı toplumdan da olsa mücrimlere ise Cenâb-ı Hak; “Ey mücrimler! Ayrılın bugün!” Yâsîn, 59 buyuracak. Dünya çapındaki birliktelik, orada son bulacak. Mücrimlere Cehennem istikâmeti belki nice karı-koca birbirinden ayrı düşecek. Nice evlâtla anne-baba, farklı yolların yolcusu olacak. Dünya çapında bir arada yaşayan, lakin gönül ibreleri farklı kıblelere bakan hısım-akrabanın, konu-komşunun bir kısmı bir tarafa gidecek, bir kısmı diğer bir tarafa savrulacak. Dehşetli bir ayrılık günü vukū bulacak!.İşte o gün mahzun olmamak için, bugün hem kendi istikâmetimize dikkat etmeli, hem de bilhassa ciğerpârelerimiz olan evlâtlarımızı Allâhʼın birer emâneti bilip ufak yaşlarından bu yana mânevî terbiyeleriyle güzelce alâkadar olmalıyız. En merhametli anne-baba; evlâdını Kur’ân ve Sünnet terbiyesiyle, asıl istikbâl olan âhirete hazırlayan anne-babadır. İnsanın, evlâdına bırakabileceği en değerli mîras, güzel bir İslâm şahsiyet ve ve gençlere gösterilecek şefkat ve merhamet, hayatı yalnızca bu dünya çapından ibaretmiş gibi görerek onların karınlarını doyurup güzel elbiseler giydirmek, nefislerini eğlendirmek, ten rahatlarını elde etmek değildir. Bilâkis asıl şefkat ve merhamet, onların evvelâ ruhlarını doyurmaktır. Böylece ebedî istikbâllerini bir azap faslı olmaktan kurtarıp sonsuz bir saâdet baharı kılacak mânevî değerleri geç kalmadan şahsiyetlerine kazandırmaktır. Bu itibarla, Allâhʼa ve âhirete îmân eden merhametli bir anne-baba, evlâtlarının dünya ile âhiret saâdeti karşılaştığinde, hiç tereddüt etmeden dünyayı elinin tersiyle iter ve âhireti tercih eder. Deryayı bırakıp damlanın tâlibi olma ahmaklığına düşmez. “–Evlâtlarım bu dünya çapında tıka basa doysun da, isterse âhirette zehir-zıkkım yesin!” diyemez.“–Bugün dünyevî istikbâli gözalıcı olsun da, varsın âhirette yüzü karalardan olsun!” diyemez. Günümüzde ise evlâtların iyi bir istikbâli olsun diye dünyevî tahsillerine büyük bir özen verilip bu yolda gereken “vakit, nakit ve emek” oldukça fazla sarf edilirken, onların ebedî saâdetini temine medâr olacak dînî tahsillerine ise -ne yazık ki- lüzûmu kadar özen verilmiyor. Dünyevî diplomalar yanında, uhrevî diplomalara dikkat edilmiyor. Çocukları yaz tatilinde bir-iki aylığına kalabalık bir câmiye göndermek, kâfî zannediliyor. Hâlbuki dînî tahsili bu kadar basit görmek, kalpteki îman zaafının acı bir göstergesidir. ANNE BABALARIN KENDİLERİNE SORMALARI GEREKEN SUALLER O hâlde bugün bilhassa mütedeyyin anne-babalar, başlarını iki ellerinin arasına alıp düşünmelidir İstikbâli veren kim? Gerçek istikbâl dünya çapında mı, âhirette mi?.. Acaba evlâtlarımızın güzel bir eğitim alıp şu fânî hayat çarşısında iyi bir noktaya gelmesini arzu ettiğimiz kadar, ebediyet yurdu âhirette de güzel bir makâma ermelerini arzu ediyor muyuz? Evlâtlarımız gerçekten bizim evlâdımız olarak mı yetişiyor? Onların şahsiyet ve karakterini hangi çevreler biçimlendiriyor? Onların gönüllerinde, ideallerinde, hedeflerinde hangi modeller, hangi şahsiyetler var? Çocuklarımız mı televizyon, internet, bilgisayar ve cep mobil cihazlarını kullanıyor; yoksa bu cihazlar mı evlâtlarımıza kumanda ediyor?!. Tabiki her anne-baba, yavrusunu en güzel elbiseler içinde görmek ister. Lakin âhiret inancına sahip bir ebeveyn, evlâdını öbür âlemde Cennet ipeğinden atlas kaftanların mı, yoksa Cehennemʼin yalaz yalaz ateşinin mi saracağı kaygısiyle daha fazla meşgul olur. Bu yüzden yavrularına tesettür hassâsiyeti kazandırabilmek için, daha ufak yaşlarından itibâren onları Cenâb-ı Hakk’ın râzı olacağı ölçüler içinde giyinmeye alıştırır. Peki bizler, yavrularımızın toplum içine çıkarken, fânîler tarafından garipsenmemesi için giyim-kuşamlarına gösterdiğimiz îtinâ ve dikkati, acaba ilâhî huzûra çıkacağı gündeki vaziyetleri için de sergileyebiliyor muyuz? Evlâtlarımızın zâhirî görünüşünü güzelleştirmek için gösterdiğimiz gayretler mi, yoksa gönül dünyalarının Kur’ân ve Sünnet ikliminde yeşermesi için sergilediğimiz gayret ve fedakârlıklar mı daha ön plânda? ALLAH’IN SEVDİĞİ KULLARIN ÖZELİĞİHâlbuki Cenâb-ı Hakk’ın kullarında değer verdiği asıl husûsiyet, âyet-i kerîmede şöyle bildiriliyor “Muhakkak ki Allah katında en keremliniz değerli olanınız, en çok takvâ sahibi olanınızdır” el-Hucurât, 13 Hadîs-i şerîfte de şöyle buyruluyor“Hiç kuşkusuz ki Allah Teâlâ, sizin bedenlerinize ve sûretlerinize bakmaz; lakin kalplerinize nazar eder.” Müslim, Birr, 33Yani ebediyet yolculuğumuzda bize ve evlâtlarımıza fayda sağlayacak olan, ne bedenî güç-kuvvettir ne de zâhirî güzelliktir; lakin îman, takvâ ve sâlih yarın ıssız bir kabirde ağır bir nedâmetle yapayalnız kalmamak ve evlâtlarımızın duâ ve istiğfârına nâil olabilmek için, bugün fırsat elde iken yavrularımızı Kur’ân’ın feyz ve rûhâniyetiyle yetiştirmeye gayret etmeliyiz. Evlâtlarımızın terbiyesiyle yakın zamandan alâkadar olmalı, onların tertemiz yüreklerine Allah ve Peygamber sevgisini, Kur’ân ve Sünnet kültürünü aşılamalıyız. Mârifetin iltifâta tâbî olduğu gerçeğinden hareketle, yavrularımızda mânevî güzelliklerin neşv ü nemâ bulması için, onları armağan ve iltifatlarla teşvik etmeliyiz. İmam Mâlik Hazretleri der kiBen her hadis ezberlediğimde, babam bir armağan verirdi. Öyle bir zaman geldi ki, babam armağan vermese bile, hadis ezberlemek, bende bir lezzet hâline geldi.”Unutmayalım ki, evlâtlarımızın gönül toprağına hangi tohumları ekersek, onların mahsulünü biçeriz. Yani ne verebilirsek, onu bekleyebiliriz. Dipnotlar [1] Bkz. Müslim, Cenâiz, 58. [2] Bkz. Ebû Dâvûd, Cenâiz, 39/3166; Tirmizî, Cenâiz, 40. [3] Kırat Değerli taşların tartılmasında tercih edilen iki desigramlık ölçü. Dirhemin on altıda biri. [4] Ebû Dâvûd, Cenâiz, 54-56/3199. [5] Hadîs-i şerîfin tam metni için bkz. sf. 123. [6] Bkz. Müslim, Cenâiz, 102. Yeni vefat edenlere okunacak dualar Ölüye dua örneği Ölen kişinin ardından okunacak dualar Ölmüşlerimize okunacak dualar Ölünün arkasından okunacak en güzel dua Kabir rahatlığı için Dua Ölüye dua nasıl gönderilir? Ölülerle konuşmak için dua Yeni vefat edenlere okunacak dualar Kabir rahatlığı için Dua Ölen kişinin kabir azabı çekmemesi için okunacak dua Ölüye dua örneği Ölünün arkasından okunacak en güzel dua Ölen kişinin ardından okunacak dualar Perşembe günü ölülere okunacak dualar Ölünün arkasından okunacak dua ve tesbihler Ölen kişiye hangi zikir çekilir?Ölen kişi defnedildikten sonra yakınları Yasin, Tebareke, Amenerrasulü ve Rad surelerini okuyabilir. Dünyada bıraktıkları kimselerin onun adına yapacakları hayırdan ölen kimse arkasından hayır yapılır mı?Hanefîlere göre, insan yaptığı amelin sevabını başkasına bağışlayabilir. İster namaz olsun, ister oruç olsun, ister sadaka ve benzeri şeyler olsun fark etmez. Bunların sevabını ölüye bağışlamak, kendi sevabından bir şey eksiltmez. Hanbelîlere göre, kabrin yanında Kur'an okumakta bir sakınca çekilirken ne denir?Tesbih çekmek namazlardan sonra 33 kez subhanallah, 33 kez elhamdülillah ve 33 kez Allahu Ekber denilerek yapılmaktadır. Toplamda 99 tesbih tanesi çekilerek arkasından dua edilir. Tesbih Çekilirken Ne Söylenir? Tesbih çekilirken namazlardan sonra 33 kez subhanallah, 33 kez elhamdülillah ve 33 kez Allahu Ekber edenin 40 ında ne yapılır?Ölünün 40. ve 52. gecelerinde "eza"ların kemiklerin, organların dağıldığına, ruhun acı çektiğine inanıldığı için yapılan dua ve verilen yemeklerle ölünün acısının azaltılacağı düşünülür. Yemeğe erkek ve kadınlar katılır, hoca tarafından Kur'an okunarak dua sonra ruh ailesini görür mü?İbn-i Ebi Dünya, Amr bin Dinar'dan rivayet ettiğine göre “Her ölen kendisinden sonra ailesinde olacağı her şeyi bilir. Onlar onu yıkarken, kefenlerken o hep onlara bakıyor.” arkasından 7 gün ne okunur?Ölüye yedi gün devamlı Kur'ân-ı Kerim okunur. Cenazenin toprağa verildiği yedinci gün “yedisi” okunur. Yöre halkı bunu, “Yedi gün cenazenin kefeni ıslaktır.” şeklinde ifade çıkan evde neler yapılır neler yapılmaz?Kesinlikle ölünün arkasından yas tutulmaz, ölünün acı çektiğine inanılır. Cenaze çıkan ev süpürülmez. Evde bırakılan yemek ve içecekler Azrail'in kılıcı değdi inancıyla yenmez, dökülür. Ölü evinde yedi gün yemek yapılmaz.

ölünün arkasından kaç yasin okunur