Yüz ifadeleri ve anlamları. Telefonlarımızda ve PC’lerimizde kullandığımız yüz simgeleri nereden geldi, nasıl gelişti? İnternette duygularımızı ifade etmekte kullandığımız yüz simgeleri, neredeyse 30 yaşına ulaştı. İlk düz metin yüz simgesi, Carnegie Mellon Üniversitesi’nden bilim adamı Scott Fahlman tarafından
1.125 Smille Transformice'de Bir çoğumuz Yüz ifadeleri Nasıl yapılır Bilmiyorlar. Bende Buna Bir Karar Düşündüm Ve size Sunuyorum ; Bu ise 1 tuşlarıyla olur Bu gülümsemektir. Bu ise 2 tuşlarıyla oluşurturulu Bu ise Üzgünlük ifadesidir. Bu Gördüğünüz ise Peahh Aldırmadım Demek anlamı delir ve 3 Tuşu ile yapılır .
İngilizce yüz ifadeleri kağıdında toplam 30 tane yüz ifadesi gösterir resim bulunmaktadır. Ayrıca sizin çalışma yapmanız için 15 tane resim verilmiştir. Yüz ifadelerinin İngilizce’lerini öğrenme çalışmalarında kullanabileceğiniz dökümanı aşağıda verilen linkten indirebilirsiniz. ingilizce-yuz-ifadeleri.
isminAnlamı : 1-Keskin Nişancı 2-Nişan Alan. Zerafetini sadeliğine borçlu, kokusuyla anlatır herşeyi. Sevmeyen yoktur yasemini, kendi yolar gerekirse saçını, döker yerlere gün batımında. Bakmayın öyle sakin durduğuna, çok güçlüdür Yaseminler. Çok da şanslıdırlar.
Şekilli Harfler 2022 | A’dan Z’ye Şekilli Nick Yazma. Şekilli harfler yazımızda, tüm sosyal medya platformları, online oyunlar WhatsApp durum ve grup yazıları gibi dijital ortamlarda kullanabileceğiniz harfleri bulabilirsiniz. Tüm içerik kopyalanabilir şekilde düzenlenmiştir. A’dan z’ye şekilli harfler bulunuyor.
XEWwDoR. İngilizce Sıfatlar Adjectives Konu Anlatımı & Örnekler İngilizce sıfatlar dersimizde ilk olarak sıfat nedir, nerede kullanılır gibi konuları ele alıp daha sonra İngilizcede sıfatlarla ilgili örnek cümleler ve sıfat listelerini inceleyeceğiz. İngilizce Sıfat Ne Demek? İngilizcede sıfat adjective olarak tanımlanır. Peki sıfat yani adjective nedir ve ne işe yarar? En basit haliyle sıfat isimlerden önce gelip onları niteleyen kelimelere verilen isimdir. Sıfatların, niteleme sıfatı, işaret sıfatı gibi alt türleri vardır. Bunları da yazı içinde ele alacağız. Mesela kırmızı elma = sıfat + isim sıcak hava = sıfat + isim benim evim = sıfat + isim bu araba = sıfat + isim Gördüğünüz üzere sıfatlar isimleri nitelendirir. İsimlerle ilgili bize bilgi verir. Bu örnekleri İngilizceye çevirecek olursak red apple hot weather my house this car İngilizcede de aynen Türkçedeki gibi sıfat isimden önce gelir. İngilizce Sıfatlar & İngilizce Sıfat Listesi Bu bölümde sizinle İngilizcede çok sık kullanılan 46 sıfatı ve çevirilerini paylaşacağım. Daha sonra bu sıfatlarla ilgili örnek cümleleri inceleyeceğiz. Adjective Translation bad kötü best en iyi better daha iyi big büyük black kara certain kesin clear açık different farklı early erken easy kolay economic ekonomik free özgür/bedava full dolu good iyi great büyük/harika hard zor high yüksek important önemli international uluslararası large geniş late geç little küçük local yerel long uzun low düşük major büyük military askeri national ulusal new yeni old eski only sadece other diğer political politik possible olası public kamusal real gerçek recent yakın zamanda right doğru/sağ small küçük social sosyal special özel strong güçlü sure emin true doğru white beyaz young genç İngilizce Sıfat Örnekleri & İngilizce Sıfat Cümleleri Şimdi yukarıdaki sıfatlarla ilgili bazı örnek cümleleri ve çevirilerini birlikte inceleyelim. Sample Sentence Translation Buying from local stores help the economy Yerel mağazalardan alışveriş yapmak ekonomiye yardımcı olur I need to overcome great challenges Büyük zorlukların üstesinden gelmeliyim Officials shared some important news Yetkililer bazı önemli haberleri paylaştı Our country faces some major risks Ülkemiz bazı büyük risklerle karşı karşıya People have different opinions on this matter İnsanlar bu konuda farklı görüşlere sahip Social connections are important for humans Sosyal bağlar insanlar için önemlidir The government gave free food to the homeless Devlet evsizlere bedava yemek verdi The questions were easy Sorular kolaydı The weather was bad Hava kötüydü There are always political problems Daima politik problemler var There was a black pen on the table Masada siyah bir kalem vardı This is my best friend Bu, benim en iyi arkadaşım We need a large garden Geniş bir bahçeye ihtiyacımız var We need to make the right decision Doğru kararı vermemiz lazım Young people want a better future Genç insanlar daha iyi bir gelecek istiyor İngilizcede Sıfat Türleri Şimdi gelelim detaylara. Bu bölümde belli başlı İngilizce sıfat türlerini inceleyeceğiz. İngilizcede İşaret Sıfatları Demonstrative Adjectives Türkçede işaret sıfatları dediğimizde aklımıza bu, şu, o, bunlar, şunlar, onlar geliyor. İngilizcede ise liste daha kısa this bu that şu/o these bunlar those şunlar/onlar Mesela this car bu araba that cat şu/o kedi these people bu insanlar those clouds şu bulutlar İngilizcede İyelik Sıfatları Possessive Adjectives My Benim Your Senin His/Her/Its Onun Our Bizim Your Sizin Their Onların Mesela This is my car. Bu benim arabam I like your dress. Kıyafetini beğeniyorum Our neighbors are not at home. Komşularımız evde değil Her friends came to visit her. Onun arkadaşları onu ziyarete geldi His/Her/Its ne derseniz he > his – erkekler için she > her – kadınlar için it > its – insan dışı varlıklar için ancak bazen his ve her nadiren de olsa insan dışı varlıklar için kullanılır İngilizcede Belgisiz Sıfat Indefinite Adjectives Adı üstünde belgisiz sıfatlar bir isimden önce gelen ve belli bir kişiyi belirtmeyen sıfatlardır. Örnek olarak any herhangi bir/hiç, many pek çok, no hiç bir, several bazı, few birkaç kelimelerini gösterebiliriz. Mesela Do you have any friends? Hiç arkadaşın var mı? There are many people in the building. Binada pek çok insan var Niteleme Sıfatı Attributive Adjectives Niteleme sıfatları adı üstünde bir ismin niteliği rengi, şekli, durumu vb. konusunda bilgi verir. Mesela red roses kırmızı güller round edges yuvarlak köşeler hot weather sıcak hava Mexican beans Meksika fasülyesi İngilizce Sıfatlar PDF Ders Notları PDF üzerinden veya çıktı alarak yazıp çizip çalışmak isteyen okurlarımız için de pratik bir İngilizce sıfatlar ve cümle örnekleri PDF dosyası oluşturdum. Etiketler İngilizce sıfatlar, İngilizce sıfat ne demek, İngilizce sıfat listesi, İngilizce sıfatlar pdf, İngilizce sıfat örnekleri, İngilizce sıfat cümleleri, İngilizce sıfat fiil,
yüz ifadeleri İngilizcesiAnasayfa ›› yüz ifadeleri İngilizcesi Yüz ifadelerinin İngilizce karşılıklarını gösterir resimlerden oluşan çalışma sayfası. İngilizce yüz ifadeleri kağıdında toplam 30 tane yüz ifadesi gösterir resim bulunmaktadır. Ayrıca sizin çalışma yapmanız için..
İçeriğe atla 10 Phrases for Introductions / İngilizcede kendini tanıtmanın 10 yolu 1. I just wanted to introduce myself. I’m… [your name] 2. I don’t think we’ve met before. My name’s… [your name] 3. This is… 4. I’d like you to meet… 5. Have you met… ? 6. I’d like to introduce you to… 7. Nice to meet you. 8. It’s a pleasure to meet you. 9. Likewise. 10. And you. 10 Phrases for Telephone Calls / İngilizcede telefonda konuşmak için 10 kalıp cümle 1. Hi, this is Jane. 2. formal May I speak with John Smith? 3. informal Is John there? 4. I’m calling about… 5. I’m returning your call. 6. formal One moment, please. 7. informal Hang on a sec. 8. He’s not here. Would you like to leave a message? 9. Could you ask him to call me back? 10. Thanks for calling. 10 Phrases for Asking for Someone’s Opinion & Giving Your Opinion / İngilizcede birinin ne düşündüğünü sormanın 10 yolu 1. What do you think about…? 2. How do you feel about…? 3. What’s your opinion of…? 4. What are your views on…? 5. In my opinion… 6. I’d say… 7. Personally, I think/believe… 8. If you ask me… 9. The way I see it… 10. From my point of view… 10 Phrases for Agreeing / İngilizcede karşıdaki kişinin fikrine katıldığını söylemenin 10 yolu 1. Exactly. 2. Absolutely. 3. That’s so true. 4. That’s for sure. 5. I agree 100% 6. I couldn’t agree with you more. 7. That’s exactly what I think. / That’s exactly how I feel. 8. informal Tell me about it! / You’re telling me! 9. informal I’ll say! 10. I suppose so. 10 Phrases for Disagreeing / İngilizcede karşıdaki kişinin fikrine katılmadığını söylemenin 10 yolu 1. I don’t think so. 2. I beg to differ. 3. I’m afraid I don’t agree. 4. I’m not so sure about that. 5. That’s not how I see it. 6. Not necessarily. 7. Yes, but… [say your opinion] 8. On the contrary. 9. very informal No way! 10. very strong I totally disagree.
İngilizce Günler, Türkçe Okunuşları, Anlamları ve Kısaltmaları “İngilizce günler nelerdir”, “İngilizce günler nasıl okunur”, “İngilizcede günler nasıl yazılır” konuları günlük yaşamda İngilizce konuşma için mutlaka bilinmesi gereken bilgilerdir. Gerek sosyal yaşamda randevular için gerekse iş yaşamında bir toplantı organize ederken İngilizce günleri bilmek kişiye büyük kolaylıklar sağlayacaktır. Bir buluşma düzenlemek, planlarınızı arkadaşlarınızla paylaşmak, geleceğe yönelik fikir ve projeleri başkalarına iletmek veya bir iş görüşmesinin ayrıntılarını doğru bir şekilde teyit etmek mi istiyorsunuz? Eğer öyleyse, İngilizce olarak haftanın günlerini bilmeniz gerekir. Bu nedenle İngilizce günler nasıl yazılır, nasıl okunur öğrenmek isteyenler için detaylı bir kılavuz hazırladık. İngilizce Günler, Kısaltmaları ve Türkçe Anlamlarıİngilizce Günler Yazılışı İpuçlarıİngilizce Günler ve Türkçe Anlamlarıİngilizce Günler Kısaltmaİngilizce Günler ve Türkçe Okunuşlarıİngilizce’de hangi gün olduğunu nasıl sorarız?İngilizce günlerin Türkçe karşılıklarıİngilizce günlerin çoğullarıHaftanın günlerini İngilizce söylemeyi nasıl öğrenebilirim?İngilizcede günlerin isimleri nereden geliyor?İngilizcede günler ile sıklıkla kullanılan ifadeler ve anlamlarıİngilizce günler hakkında bilmem gereken diğer kullanışlı İngilizce kelimeler ve ifadeler nelerdir?Haftanın günlerini öğrenmenize yardımcı olacak bir YouTube şarkısıHaftanın günlerini öğrenmenize yardımcı olacak bir oyunBugün, İngilizce günleri öğrenmek için iyi bir gün İngilizce Günler, Kısaltmaları ve Türkçe Anlamları Zamanımızı böldüğümüz en önemli birimlerden biri de gündür ve günlerimizi sürekli olarak isimleriyle anarız. Bunları kullanmadan günümüzü planlayamayız ve başkalarıyla verimli bir şekilde çalışamayız. İngilizce günler hakkındaki bu makale, haftanın günlerini nasıl heceleyeceğinizi, telaffuz edeceğinizi ve kullanacağınızı, bunları pratikte nasıl anlayacağınızı ve İngilizcede zaman ile ilişkili yaygın ancak kafa karıştırıcı ifadeleri nasıl tanıyacağınızı gösterecektir. İngilizce Günler Yazılışı İpuçları İngilizcede “gün” kelimesi ”day” olarak günler yazılırken her zaman büyük harf ile günler yazımında kısaltma kullanılabilir. İngilizce günler yazılırken kısaltma kullanıldığında ilk 3 harf İngilizcesinde günlerin kısa hali yazılırken sonlarına nokta İngilizcesinde günlerin kısa hali yazılırken sonlarına nokta günler yazılırken, önüne ”on” edatını preposition alır. İngilizce Günler ve Türkçe Anlamları Bu bölümde “İngilizce günler ve Türkçeleri” hakkında bilgileri bulacaksınız. “İngilizce günler ne demek” sorusunun cevabını biliyorsanız, randevularınızı, günlük planlarınızı, organizasyonlarınızı kendiniz yapabilirsiniz. İngiltere’de bir futbol maçına gitmek istiyorsanız, bilet alırken maçın hangi gün olduğunu anlamanız için ingilizcede günler nelerdir bilmeniz gerekir. Yabancı bir siteden yurt dışı uçak bileti almak istediğiniz de “İngilizce günler ve Türkçelerini” bilmeniz gerekmektedir. Monday Mon PazartesiTuesday Tue SalıWednesday Wed ÇarşambaThursday Thu PerşembeFriday Fri CumaSaturday Sat CumartesiSunday Sun Pazar İngilizce Günler Kısaltma Bu bölümde “İngilizce günler kısaltma” hakkında bilgileri bulacaksınız. Birçok kaynakta İngilizce günler kısaltılarak yazılır. Bu nedenle İngilizce günlerin kısaltmalarını bilmek hayatınızı kolaylaştıracaktır. Monday MonTuesday TueWednesday WedThursday ThuFriday FriSaturday SatSunday Sun İngilizce Günler ve Türkçe Okunuşları Monday Pazartesi Man-deyTuesday Salı Tuuz-deyWednesday Çarşamba Wenz-deyThursday Perşembe Törz-deyFriday Cuma Fıray-deySaturday Cumartesi Satır-deySunday Pazar San-dey İngilizce’de hangi gün olduğunu nasıl sorarız? İngilizcede hangi gün olduğunu “What day is it?” sorusu ile sorarız. Günlerden Pazartesi ise cevap olarak “It is Monday” Salı ise cevap olarak “It is Tuesday” Çarşamba ise cevap olarak “It is Wednesday” Perşembe ise cevap olarak “It is Thursday” Cuma ise cevap olarak “It is Friday” Cumartesi ise cevap olarak “It is Saturday” Pazar ise cevap olarak “It is Sunday” denir. İngilizce günlerin Türkçe karşılıkları İngilizce Monday hangi gün? Cevap Pazartesiİngilizce Tuesday hangi gün? Cevap Salıİngilizce Wednesday hangi gün? Cevap Çarşambaİngilizce Thursday hangi gün? Cevap Perşembeİngilizce Friday hangi gün? Cevap Cumaİngilizce Saturday hangi gün? Cevap Cumartesiİngilizce Sunday hangi gün? Cevap Pazar İngilizce günlerin çoğulları İngilizcede günlerin sonuna “s” eklenerek çoğul hale getirilir. Haftanın her günü için örnek bir cümle aşağıdaki verilmiştir. Mondays are always are always each of the Wednesdays that the visitors are here, we’ll all bring morning avoid Thursdays, as the car park will be are the best day of the don’t like Saturdays at the gym – it’s too Sundays, wear your best clothes. Haftanın günlerini İngilizce söylemeyi nasıl öğrenebilirim? Haftanın günlerini öğrenmenin en iyi yolu, konuşmanızın sonucunun sizin için son derece önemli olduğu gerçek yaşam durumlarında bunları kullanarak pratik yapmaktır. Örneğin, bir aile üyesine, çocuğunuzun okuldan sonra hangi günlerde alınması gerektiğini arkadaşınıza önümüzdeki hafta havaalanına ne zaman bırakılmanız gerektiğini söyleyen bir mesaj hafta gelen bir Amazon teslimatını alması için birinin evde olmasını organize için komşunun çocuklarıyla bir oyun günü planlayın. İngilizcede günlerin isimleri nereden geliyor? İngilizcede günlerin isimleri ay kökenlidir Pazartesi, Ay Günü Moon’s Day anlamına gelen dies Lunae’den Latince İskandinav Tanrısının gününden veya Tiw gününden Tiw’s day gelirÇarşamba veya Wōdnesdæg, Odin’in günü Day of Odin anlamına İskandinav Tanrısı Thor’un adını alır ve Thor’un günü Thor’s Day anlamına veya Frigg günü day of Frigg, İskandinav tanrıçası Frigg’in adını Satürn gezegeninin adıdır ve Satürn’ün günü day of Saturn anlamına adını bir yıldızdan güneş alır ve güneşin günü day of the sun anlamına gelir. İngilizcede günler ile sıklıkla kullanılan ifadeler ve anlamları These days Bu günlerde, şu andaThat will be the day bu asla olmayacakI can’t wait till that day bunun ne zaman olacağını dört gözle bekliyorumYou’re going to get it one day bela istiyorsunThank God it’s Friday haftanın bitmesine sevindimMonday blues Pazartesi olduğu için moralim bozukTomorrow never comes “Yarın” için planladığınız hiçbir şey asla olmayacak İngilizce günler hakkında bilmem gereken diğer kullanışlı İngilizce kelimeler ve ifadeler nelerdir? Weekend Hafta sonu sadece Cumartesi ve Pazar günleri veya haftayı bitiren iki günü ifade Hafta içi hafta içi günlerden herhangi birini ifade eder, ancak hafta sonunu week Çalışma haftası işe gittiğimiz geleneksel beş günü ifade eder Pazartesi, Salı, Çarşamba, Perşembe ve week Gelecek hafta mevcut haftayı takip eden haftayı ifade week Geçen hafta önceki haftayı ifade a week Bir hafta içinde yedi gün sonraki bir şeyin olacağı bir zamanı ifade day off Bir günlük izin işten uzakta geçirilen bir gün anlamına sick day Bir günlük hastalık izni hastalık nedeniyle işten uzak geçirilen bir gün anlamına day next week Önümüzdeki hafta bir gün zorlu bir duruma veya göreve rahat ve sakin bir yaklaşımı Yarın içinde bulunulan günden sonraki günü ifade eder. Weeknight Hafta içi akşam hafta içi herhangi bir akşamı ifade eder, ancak hafta sonunu Haftalık her hafta gerçekleşen bir şeyi ifade Günlük her gün gerçekleşen bir şeyi ifade eder. Haftanın günlerini öğrenmenize yardımcı olacak bir YouTube şarkısı Siz veya çocuğunuz İngilizce günleri öğrenmek için bu eğlenceli şarkıdan faydalanabilirsiniz. istiyorsanız. Haftanın günlerini öğrenmenize yardımcı olacak bir oyun Haftanın günlerini cümle biçiminde kullanma alıştırması yapan birçok eğlenceli ve faydalı oyun var. Felaket ve çözüm oyunu The catastrophe and the solution game iki kişiyle bir soru-cevap ilahisi kullanılarak oynanır. Oyun haftanın sonuna kadar devam eder, her biri diğerini alt etmeye veya güldürmeye çalışır. Catastrophe Birinci oyuncuSolution İkinci oyuncuOn Monday, my car broke Monday, I fixed your Tuesday, I couldn’t get to Tuesday, I picked you Wednesday, I lost my Wednesday, I found your phone and gave it Thursday, I forgot my Thursday I brought you another Friday, I didn’t go to my appointment at the Friday, I made you another Saturday, I didn’t want to go to Saturday, we don’t go to school Sunday, there was nothing for Sunday, I made you some pancakes. Bugün, İngilizce günleri öğrenmek için iyi bir gün Haftanın günlerini İngilizce öğrendiğinize pişman olmayacaksınız çünkü bunlar, zamanı ve planlama yeteneğimizi tam olarak ifade etmek için hayati önem taşıyan bir kelime grubudur. İngilizcede haftanın yedi gününü şarkılar, oyunlar ve gerçek hayattan pratik yaparak öğrenebilirsiniz. En önemlisi, zamanla ilgili bu ifadeleri öğrenmek, iş, kültürel veya sosyal amaçlarla İngilizce dil ilerlemenizi ilerletmek için kendiniz için yapabileceğiniz mükemmel bir şey olacaktır. İngilizce günlerden fazlasını öğrenin Ana dili İngilizce olan yabancı öğretmenler Haftada 3, 5 veya 7 gün özel ders 3, 6 veya 12 ay eğitim süresi Bir özel ders ücreti sadece 39 TL İngilizce Günleri Öğrenin İngilizce günleri öğrenmek kolaydır. İngilizce günleri fazlasını öğrenmek için iletişim formunu doldurun, uzman danışmanlarımızdan eğitimlerimiz hakkında bilgi alın.
Yeni bir dil öğrenirken genellikle asıl konular üzerine odaklanırız ve bunlar da genellikle kelime ve dil bilgisi olur. İkisi de çok gerekli olmakla birlikte, dil öğrenirken deyimleri, ifadeleri ve yaygın olarak kullanılan tabirleri de öğrenmek bir o kadar önemlidir. Deyim ve ifadeleri bilmek, dil bilgisi yönünden doğru olan şeylerin ötesine geçiş yapmana yardımcı olacak. Böylelikle, o dili kullanırken konuşmaların kulağa daha doğal gelecek ve bu dili konuşan insanların kültürlerinin iç yüzünü de kavramış olacaksın. Yeni bir dil öğrenirken, ifadeler ve deyişler çok önemlidir. Öyleyse şimdi yaygın olarak kullanılan bazı İngilizce ifadelere bir göz atalım 1. Best thing since sliced bread Şimdiye kadar görünenler arasında en iyisi Dürüst olmak gerekirse, bu aslında çok sık kullanılan bir ifade değil ama kullanıldığında da gereken etkiyi tam olarak yaratıyor. Bu "unvan" sadece mükemmel fikirlere, yenilik ya da buluşlara verilmeli. Tercihen, hazır dilimlenmiş ekmeğin icadından çok daha dahice şeylere! - Ben dilimlenmiş ekmeğinin nesinin bu kadar harika olduğunu tam olarak bilemiyorum. Ekmeği kesmek o kadar da zor değil! Hem dilimlenmemiş somun ekmek diğerine göre daha uzun süre taze kalıyor... 2. Challenge accepted Meydan okuma kabul edildi Bu ifade, "How I Met Your Mother" isimli meşhur televizyon dizisinde Neil Patrick Harris’in canlandırdığı Barney Stinson karakterinin sayesinde popülarite kazandı. Bu ifade farklı şekillerde de kullanılabilir ancak en uygun kullanımı, birinin bir şeyin bir sebepten dolayı gerçekleştirilmesinin imkansız olduğunu ya da yapılmaması gerektiğini iddia ettiği zamandır. Bir örnek "O pastanın hepsini asla yiyemeyeceksin!" - "Meydan okuma kabul edildi!" 3. Cross that bridge when you come to it O işi / durumu zamanı gelince hallet Bu kullanışlı ifade, her şeyi ertelemeyi tercih eden kişiler tarafından çok sevilir çünkü bir sorunu çözmeyi ertelemek veya bir problem ile karşılaşmaktan kaçınmak için işe oldukça yarar bir yoldur! Biri ve birileri gelecekte yaşanması olası bir probleme dikkat çeker ise, bu kişileri tam olarak "Ben şimdi bunu düşünmek istemiyorum. Umalım ki gerçekleşmesin, ama gerçekleşirse de, problemi o zaman ele alırız." manasına gelen "We'll cross that bridge when we come to it" ifadesini kullanarak kolaylıkla başından savabilirsin. 4. Don't put all your eggs in one basket Tüm kaynaklarını aynı işe yatırma Yeni yetişen bir roman yazarı olduğunu zanneden ve düzenli işini tam zamanlı olarak roman yazmak için bırakmayı düşünen ve böylelikle "yüzyılın romanını" bitirebileceğini hayal eden bir arkadaşın oldu mu? Eğer hayatında böyle biri varsa, ona "tüm yumurtalarını tek bir sepete koymaması" gerektiğini söylemek isteyebilirsin. Pek çok insan muhtemelen yumurtalarını buz dolabında tutuyordur zaten! - Şaka bir yana, "don't put all your eggs in one basket" cümlesi, başkalarını sadece tek bir fırsata bel bağlamamaları için uyarmak istediğimizde, başka seçenekleri açık bırakmayı tembihlemek gerektiğinde kullanabileceğimiz bir ifadedir. Ancak, demin bahsettiğimiz bu yeni tomurcuklanan yazar sen isen ve arkadaşların bu ifadeyi sana söylüyorsa, ya o romandan vazgeçmelisin ya da kendine yeni arkadaşlar bulmalısın! 5. Dutch courage Alkolün verdiği cesaret "Dutch courage" daha çok sarhoş cesareti için kullanılan bir örtmecedir. Eğer sadece "alkolün verdiği cesaret" ile idare edilebilecek rahatsız edici bir görev ile karşı karşıyaysan, bu ifade o görevi yerine getirirken sarhoş ya da biraz çakırkeyif olmayı yeğlediğin anlamına gelir. Bu İngilizce ifade, özellikle dil öğrenimi ile oldukça ilişkilidir çünkü bilim adamları bile artık birkaç bardak içkinin öğreniyor olduğun veya hali hazırda bildiğin yabancı dillerde akıcı olarak konuşmana yardımcı olabildiğini kabul etmek zorunda kaldılar. Ancak aşırıya kaçma ve dikkatli ol; konuşmanın tamamen kaybı aşırı sarhoşluk ile doğrudan bağlantılıdır! 6. In the heat of the moment Olayın heyecanına kapılarak Hiç daha önce bir kişinin olayın "sıcak" yerinde bir şeyler olduğundan bahsettiğini duyup, sıcaklığın tüm bunlarla ne alakası olduğunu merak ettin mi? Bu ifade bir kararın veya eylemin kızgınlık veya hırs gibi duygulara aldanarak gerçekleştiğini ve geriye dönüp bakıldığında da yapılan bu eylemin veya verilen kararın en mantıklı fikir ya da en iyi seçim olmadığını açıklamak için kullanılır. Acele ile aldığın bir karardan veya söylediğin kaba bir şeyden pişmanlık duyuyorsan, bu ifade iyi bir bahane olarak çok işe yarar. 7. Keep something at bay Bir şeyi uzakta tutmak / yanına yaklaştırmamak Bu İngilizce ifade, eğer soğuk algınlığını önleyici olarak mikropları öldürsün diye bir bardak viski içtiğin ya da hastalık sezonu yaklaştığında önlem olsun diyerek grip ilacı aldığın zamanlarda kullanılabilir. Soğuk algınlığını uzakta tutmaya çalışmak için elimizden geleni yapacağız, değil mi ama! Ve tüm bu koruyucu adımları atıp, kendini daha iyi hissettikten sonra birkaç bardak viski daha içmenin pek de zararı olmaz hani! - Fakat sonrasında bol bol su içip, bir aspirin alıp ertesi gün başına gelecek akşamdan kalmışlık hissini "uzakta tutmak" da mümkün. Bu ifade hakikaten birçok farklı durumda işe yarıyor... 8. Make a long story short Uzun lafın kısası Hepimiz muhakkak konuyu dağıtarak, boş boş konuşmayı seven birilerini tanıyoruz. Bu kişiler her ne kadar önemli bir noktaya temas etmek isteseler de konudan saparlar, hikayeyi çok fazla detay vererek abartırlar ve bu yüzden de bir türlü esas noktaya varamazlar. Bazen ne yapıyor olduklarının farkına varabilirler ve "uzun lafın kısası" ifadesini kullanarak gevezeliklerin akışını çabucak kesiverirler. Zaten çoğunlukla bu noktaya gelene kadar sen dinlemeyi bırakmış olursun, o yüzden anlattıkları şeylerin kısa bir özetini almak için bu ifadeyi kullanmak da iyi bir yoldur... 9. Steal someone's thunder Gölgede bırakmak / Başkasından önce davranıp aynı yöntemi kullanarak onu etkisiz bırakmak Bu ifade, Busuu'nun kıdemli İngilizce Uzmanı Harriet'in en sevdiği anlatımlardan biri. Açıklaması biraz zor, o yüzden bir örnek ile anlatmayı deneyelim Belki de insanlara anlatmak için sabırsızlandığın, çok heyecanlı olduğun bazı haberlerin var. Eğer başka biri kendilerine ait haberleri senden önce duyurursa, seni gölgede bırakmış olurlar. Bu ifade aynı şekilde tam tersine de işleyebilir. Eğer sen az önce o büyük haberi arkadaş grubun ile paylaştıysan ve o diğer arkadaşın da kendi haberini hemen ardından paylaşırsa, senin alman gereken tepkiyi o kişi yüzünden tam olarak alamamış olursun ve yine sen gölgede kalırsın. Hiç hoş değil. Harriet'in bir dili öğrenirken, onu tıpkı kendi ana dilin gibi konuşabilmeyi başarma sürecinde İngilizce ifadelerin neden bu kadar önemli olduklarına dair senin için hazırladığı videoya bir göz at. 10. Your guess is as good as mine Ben de senin kadar biliyorum / Senden fazla bildiğim bir şey yok Bu listeyi tamamlamak için iyi bir ifade! Biri sana cevaplayamayacağın bir soru sorarsa ve sen de "Bilmiyorum" gibi komik bir cevap vermek istemezsen, şunu söyle "Ben de senin kadar biliyorum." Bu ifadeyi kullanmak kendini daha iyi hissettirecek çünkü doğru cevabı bilmediğini kabul etmek zorunda kalmayacaksın ve sana bu soruyu soran kişiye de kendini iyi hissettireceksin çünkü o da senin kadar bir tahmin yürütebildiğini sanacak! Tam bir kazan - kazan durumu öyle değil mi? 6. In the heat of the moment Have you ever heard anyone say something happened "in the heat of the moment" and wondered what the temperature had to do with any of it? This expression is used to explain that a decision or action was taken in anger or passion and that, in hindsight, it may not have been the most logical idea or the best choice. It works really well as an excuse if you regret making a rash decision or saying something a bit mean. 7. Keep something at bay This English expression can be used if you're having a glass of germ-killing whisky or pre-emptive cold and flu medication when you feel a cold coming your way - you'd be trying to keep your cold at bay! And if you end up feeling better and having a few more tumblers of whisky, then lots of water and an aspirin will keep tomorrow's hangover at bay. This expression really works in so many ways... 8. Make a long story short We all know someone who loves to ramble. They are trying to make a point but instead they diverge from the point, embellish the story with too much detail, and therefore don’t get to said point. Sometimes they might realise what they're doing and quickly interrupt the flow of their babbling by using the expression "to make a long story short". Usually by this point you've stopped listening so it's a good way of getting a quick summary of their story... 9. Steal someone's thunder This English expression is a bit difficult to explain, so let's try with an example maybe you have some news that you’re super excited to tell people. If someone else announced their news before yours, they would be stealing your thunder. It also works the other way around. If you had just shared your big news with a group of friends and another friend comes in to share their news, thus interrupting the proper reaction to your news, they'd be stealing your thunder. Not cool. 10. Your guess is as good as mine A good expression to finish off this list! If someone asks you a question you can't answer but don't want to say something silly like "I don't know", say this instead "Your guess is as good as mine". It makes you feel better because you don't have to admit to not knowing the correct answer and you'll make the other person feel great because you assume they can guess as well as you can! How is that not a win-win situation!? Dilediğin her zaman, her yerde dil öğren. Çevrimdışıyken bile Busuu'yu yanına al ve boş vakitlerini öğrenerek değerlendir. Banka kuyruğunda ya da bir arkadaşını beklerken... Hatta işe giderken! Sadece derslerini cihazına indir ve Çevrimdışı Mod ile öğrenmeye devam et! TV'de görüldüğü gibi Şimdi izle
ingilizce yüz ifadeleri ve isimleri