ru88aN. Fas’ı gezmeye devam ediyoruz ve bugünkü yazımın konusu siz gezginler için çok önemli olduğunu düşündüğüm Fas’ta Ne Yenir, Nerede Yenir?Ne zaman bir ülkeyi ziyaret etsek, gezip görmek kadar yemekleri ve alışkanlıklarını keşfetmek de yaptığımız gezilerin bir parçası oluyor. Her ülkede mutfak kültürü kendi gurur kaynakları, ama size bunu düzgün hazırlanan yerlerde sunarlarsa gerçekten bu kültüre ortak ile Türkiye yemek kültürü arasında bulabildiğimiz tek önemli ortak nokta bence misafirperverlik. Nereye konuk olsak ellerinde ne varsa bize sundular ve patlayana kadar yemeden bizi bırakmadılar. Sofrada en çok duyduğumuz kelime “Zit” Hadi gibi bişey “Zit Zit” diyerek bizi yemeğe teşvik etmeleri bize ülkemizi hatırlatan bir detay oldu. Onun dışında ise her şey bambaşka…Fas para birimi Dirhem. Burada ödeyeceğiniz her Dirhem = 0,69 TL Mayıs 2020. Hesaplarınızı bu değere göre DeneyimSıcak ve Soğuk İçecekler-Fas’ta Ne Yenir, Nerede Yenir?-Thé à la menthe-Nıs Nıs Kasha-Naneli Kahve-Soğuk İçeceklerKahvaltı-Fas’ta Ne Yenir, Nerede Yenir?-İlk Kahvaltı-İkinci Gün KahvaltısıÖğle Yemeği-Fas’ta Ne Yenir, Nerede Yenir?-Tajin-Kuskus-PiknikAkşam Yemeği-Fas’ta Ne Yenir, Nerede Yenir?-Harira-Fırında Tavuk–Bstilla–Evde Et Tajin–Meyve ve Tatlı İkramıSokak Lezzetleri-Fas’ta Ne Yenir, Nerede Yenir?-Sokak Köftesi-Hamsi ve Patlıcan Kızartma-Şebekiya Tatlısı-Kos HelvaFast Food-Fas’ta Ne Yenir, Nerede Yenir?İlk DeneyimBiz Fas’a geldiğimizde hiçbir araştırma vs. yapmadığımızdan açıkçası burada neler ile karşılaşacağımızı pek bilmiyorduk. İlk deneyimimizi uçak yemeği ile yaptık. Orada bazı fikirler kafamızda oluşmaya Air Maroc Uçak YemeğiAna yemek olarak iki seçeneğimiz vardı. Tavuk ve Balık. Biz tavuk istedik. Yanındaki pilav, kuş üzümlü, fıstıklı biraz tatlı aromaları ile gelince, tuzlu ile tatlıyı karıştırmanın sadece Faslı arkadaşımıza özgü olmadığını anlamaya mini baget şeklinde. Ülkedeki Fransız etkisiyle baget ekmek alışkanlığı da yaygınmış. Her ne kadar Türk malı da olsa yoğurtları meyve aromalı. Bizdeki gibi ekşi yoğurdu bulmak çok kolay değil. Yemek sonrasında ikram edilen naneli yeşil çay ise Kuzey Afrika ülkelerinin ortak değeri ve bu menüye bir Fas dokunuşu olarak yerini ve Soğuk İçecekler-Fas’ta Ne Yenir, Nerede Yenir?-Thé à la mentheMadem naneli yeşil çaydan açıldı konu devam edelim. Thé à la menthe Te a la mond gibi bişey okunuyor günün her saati Fas’ta tüketilen bir içecek. Kafelerde insanları bu çayı yudumlarken önce bize oldukça garip gelmişti. Bizim siyah çayı soğuk içmek, su bardağıyla içmek, çayı demlikten dökerken yukarıdan boşaltıp köpürtmek hiç hoşumuza gitmeyecek davranışlar… Ama burada öyle Ne Yenir Thé à la mentheÇayı hazırlamak çok basit. Ama bazı püf noktaları var. Öncelikle kaliteli bir çay seçmeniz gerekli. Marketlerde çok çeşitli çay markaları var. Bizim tercih ettiğimiz -Faslı arkadaşımızın tavsiyesiyle- 4011 markalı yeşil geleneksel demliklerin içine kendimize göre ayarlayarak koyuyoruz. Kullandığımız 2 kişilik küçük demliğin içine 1 tatlı kaşığı tepeleme yeşil çayı önce azıcık sıcak suyla yıkayıp süzüyoruz. Sonra demliğe yine kaynar suyu ekleyip ocağın üstünde 1 dakika kadar kısık ateşte bekletiyoruz. Daha sonra ocaktan alıp içine önceden yıkanmış 1-2 sap naneyi ekleyip servise hazır hale bizim su bardaklarının küçük hali. Eskiden cam şokella bardakları vardı ya hani onlar kadar bardaklarda içiliyor. Bir de hemen bardağa koyup içmiyorlar 2-3 kez bardağa döktükleri çayı tekrar demliğe boşaltıp tekrar bardağa koyuyorlar. Böylece karıştırmış oluyorlar. Şeker kullanmak istediklerinde ki her zaman aşırı bir istekleri var, bardağa değil de demliğe ekliyorlar. Bardakları da genellikle tepeden döküp köpürterek yarım dolduruyorlar. Yudum yudum içtiklerinde de bir su bardağı kadar çayı yarım saati aşkın bir sürede içmiş oluyorlar. Yunanlıların frappelerini tüm gün az az içmelerini hatırlattı bu bana…-Nıs Nıs KashaKahve ise Fas’ta naneli yeşil çaydan sonra tercih edilen diğer bir içecek. Sütlü, süte kahve, sade gibi alternatifler var. Bize göre kahve yarı süt yarı kahve olan versiyonu. Arapça isterseniz “Nıs Nıs Kasha” demeniz yeterli. Tüm kahveler büyük makinelerde taze çekilmiş kahve çekirdekleri ile Ne Yenir Nıs Nıs KashaSütsüz olursa da normal demeniz yeterli oluyor. Turistlere de siyah çay isterlerse sallama çay Şeker’li KahveBize garip gelen kesme şekerleri. Kocamanlar ve 3-4 tane veriyorlar yanında. Bizde 10 şekere denk gelir neredeyse…-Naneli KahveYeşil çaylarında kullandıkları naneyi de bir şekilde kahveye sokmayı başarmışlar. Nane likörüne benzeyen alkolsüz bir şurubu da eğer isterseniz kahvenin yanında Ne Yenir Naneli KahveBiz sosyetik İfran kentinde bu naneli kahveyi denedik. Kahve zinciri mağazalarda da yapılan aromalı kahveleri hatırlattı bize….-Soğuk İçeceklerİçeceklerden başlamışken onlarla devam edelim. Yemekten sonra bir maden suyu vb. ararsanız bizimkileri bulamayacaksınız. En fazla bulabileceğiniz mineralli su denilen bizde gazı kaçmış sodaya benzeyen Avrupa’daki sparkling water benzerleri…Daha ilginç yemek sonrası içeceği ise Tonik. Bizde çok fazla tüketilmeyen, istediğinizde market market aradığınız Tonik burada yemek sonrası mide rahatlatma araçlarından şişelerinde yazan Indian Water ibaresin hikayesi de ilginç. Hindistan’a giden İngiliz subaylar sıtma hastalığına karşı kullandıkları “Kinin” maddesini daha rahat içebilmek için sodanın içine ekliyorlar, kininin o buruk tadı için de biraz şeker eklediklerinde de ortaya Tonik çıkıyor. Bizde genelde alkollü kokteyllerde kullanılan tonik, Fas’ta ise gazlı içecek şeklinde tüketiliyor. Afrika ülkesi olması ve sıtma hastalığının yakın zamana kadar hala kıtada etkisini sürdürmesi onlara böyle bir alışkanlık kazandırmış bence…Gazlı İçeceklerTonik haricinde küresel içecek Kola, bizde de bir ara satılan ama çok tutmayan Orangina da tercih edilen diğer içecekler. Bir de ilk kez Fas’ta karşıma çıkan Hawai’den de bahsedelim. Fas ile ilgili yazılarda hep karşınıza çıkan bu içeceği bir de biz deneyelim dedik. Portakal, mango ve hindistan cevizi aromalarının karışmış hali olan bu içeceği ben çok beğenmedim. Karar size ait…Fas Suyu “Sidi Ali”Bir de çaydan sonra en önemli Türk sorunu içilecek su. Biz Sidi Ali markasını öneri üzerine tükettik. Bizim şişe sularının tadını bulmanız zor. Ama idare eder. Onun dışında ülkede çeşme suyu içiliyor ve şişe sularından pek farkları yok. Kahve, çay ya da yemek için oturduğunuzda ya içecek yanında ya da yemek öncesinde su mutlaka ikram ediliyor ve ayrıca bir ücret talep Ne Yenir, Nerede Yenir?Şimdi gelelim yemeklere… Öncelikle sabah kahvaltısından bahsedelim. Şehir şehir gezerken bazen bir kafede bazen de kaldığımız evde kendi aldıklarımızla, Azrou’da ise yerel halkın kahvaltı seçeneklerini Kahvaltıİlk kahvaltımız Rabat’taki kafede oldu. Avrupa’ya özgü kahve ve kruvasan ikilisi burada içine illa şekerli bir şey koyarak çikolata ya da marmelat size sunuluyor. Sade kruvasan bulmak zor. İçine bir şey koymadıklarında ise üstüne bal ya da çeşitli tatlandırıcılar ekleniyor. Peyniri de bu tatlı kruvasanla tüketiyorlar. Bizim için köpüklü ılık naneli yeşil çaydan sonra ikinci bir şok tatlı ve tuzluyu karıştırmak…İlk KahvaltımızNıs Nıs Kasha yani sütlü kahve, Portakal suyu, çikolatalı kruvasan ve ikram suyumuz ile oluşan bu menü 12 dirhem civarında. yaklaşık 8 TL Bizde bir kruvasan fiyatına geliyor neredeyse. O yüzden bu tip kısa molalar gün içinde çokça yapılan bir aktivite ve kafelerde her saat insanları görebiliyorsunuz…-İkinci Gün Kahvaltısıİkinci gün kahvaltımızı da Rabat’ta kaldığımız evde kendimiz hazırladık. Bir gün önce bulduğumuz Carrefour marketten aldığımız ürünler ile hazırladığımız Türk kahvaltısına benzetmeye çalıştığımız bu öğün de oldukça güzeldi. Zeytinli baget ekmek, krem peynir –beyaz peyniri unutun yok– yumurta, her ne kadar Faslılar’a garip gelse de domates ve tadı hiçbir şeye benzemeyen ucuz salamın yanında ülkemizde dönüp bakmadığımız sallama siyah çay çok yakıştı. Krem peynir dediğimiz peynir ise İtalyanların Ricotta peynirine çok benziyor. Rabat eski şehirde seyyar satıcıdan kilosu 15 dirheme yaklaşık 10,5 TL gelen aldığımız bu kremamsı peynirin tadı şahaneydi…Bu arada alışverişleriniz yaparken tanıdık markalara rastlamak mümkün. Carrefour ve BİM en sık karşılaştığımız marketler Tamek, Torku ve Selpak gibi bir çok ürün de yerel marketler ve mahalle bakkallarında gün kahvaltımızBu kadar kafe kahvaltısı sonrası Azrou’da kaldığımız evde her gün ayrı bir Fas kahvaltısı yapma şansı da Ev KahvaltısıEv sahibimizin bizim için yaptığı ekmekler, krepler, keteye benzettiğimiz hamur işleri, biz seviyoruz diye alınan ve kahvaltıya eklenen aromalı zeytinler, ördek yumurtası, ve naneli yeşil çaylarımız ile her sabah kahvaltısı bir şölen gibi Ne Yenir ZeytinciZeytin konusuna da değinmek isterim. Burada fiyatlar çok ucuz 7-8 TL civarında kilo fiyatları. Çok fazla çeşit var, imkanım olsa kilolarca alıp gelmek isterdim ama maalesef bir kilo kadar yanımda getirebildim. Acı, ekşi, biberli, siyah ve yeşil zeytinlerin satış noktalarında bir heykel gibi sergilenmeleri de daha almadan iştahınızın açılmasına sebep gelelim diğer öğünlere…Öğle Yemeği-Fas’ta Ne Yenir, Nerede Yenir?-TajinTajin ise sanırım Fas’ın en popüler yemeği. Tajin Tagine esasında yemeğin içinde piştiği uzun konik toprak kapların adı. Bu kaplarım çelik ve metal versiyonlar bile mevcut. Hatta tuzluk baharatlıklar bile bu kabın minyatür halleri ile illa sofralarda yer Ne Yenir Sokak TajiniTajin yemeğinin püf noktası içinde pişecek olan malzemenin tencerenin boyut ve şekline uygun olarak kesilmesi. Et tajin, Tavuk Tajin pek tercih edilmiyor ve Köfte Tajin bizim gördüğümüz türleri Ne Yenir Sokak Tajini Yumurtalı Köfte TajinYine bir Rabat öğle yemeğinde denediğimiz köfte tajini çok beğendik. Köfteler top top ve lokmalık halde hazırlanıp, sosu ile güzelce toprak kapta piştikten sonra, üstüne servis etmeden önce yumurta kırılıyor. Ayrıca yanında getirilen çok da güzel olan zeytinyağını da ekleyince tadı daha da Ne Yenir Et TajinEt tajin ise kuzu etinin yanı sıra tatlı patatesler, bezelyeler, havuçlar ve daha bir çok sebze ile sunuluyor. Burada pişirirken püf noktası eti başka bir yerde daha önce pişirip, sebzeleri de yumuşatıp hepsini bir arada Fas’ın baharatlarıyla güzelce da bahsedelim. Tajin kadar kuskus da Fas denince akla gelen yemeklerden biri. Bizde bir makarna çeşidi olan kuskusu bize ilk servis ettiklerinde açıkçası çok şaşırdık. Çünkü bu yemek makarnadan değil, bizim bildiğimiz irmikten yapılıyor. Buharda iyice pişen irmik tabağın altına yayılıyor, üstüne yine kuzu eti ve sebzeler ilave Ne Yenir KuskusBu arada hatırlatmakta geç kaldık, şimdi hemen yazalım. Kuskus dahil tüm yemekler el ile yeniliyor. Bize ilk başlarda getirilen tabak kaşıklar bir süre sonra iyice aileden sayılıp unutulunca biz de el ile yemeğe başladık. Ama bunun da kuralları var. Birincisi önünüzden yiyeceksiniz, diğer bir kişinin yemeğe başladığı parçaya dokunmayacaksınız. Sağ el ile yiyeceksiniz. Parmaklarınızı ağzınıza sokmayacaksınız. Bu arada çoğu yemek ekmek ile alınıyor elleriniz çok batmıyor. Ama bu kuskus maalesef elle top top yapılıyor, hatta yemeğin suyuyla karıştırılıyor falan… Neyse bu ayrıntıları çok anlatmayayım. Siz restoranlarda veya gittiğiniz yerde kaşıkla tabakla deneyin bence…-PiknikPiknikBir de İfran tabiat parkında yaptığımız bir piknik de var ki onu anlatmak için ayrı bir yazı gerekiyor maalesef…Akşam Yemeği-Fas’ta Ne Yenir, Nerede Yenir?Size gittiğimiz aile büyüğünün evinde bizim için hazırlattığı akşam yemeğini anlatsam sanırım Fas mutfağının yarısını anlatmış kadar olurum. Öncelikle akşam 6 civarı eve gittiğimiz için bize naneli çay ikramıyla ziyafet öncesi hazırlık şansı verdiler. Çayın yanında elbette ufak tefek pastalar ve atıştırmalıklar servis edildi. Bu sırada mutfakta büyük bir hazırlık vardı. Ailenin kadınları ne kadar ana yemek varsa yapmaya başlamışlar. Bizim sonradan bunları sırayla masamızda görmemiz ile ancak farkına yemek onlara göre çorba Harira. Genelde Ramazan ayında yapılan bu yemeğin içinde nohut, mercimek, erişte, kuzu eti ve Fas’a özgü bir çok baharat Ne Yenir HariraTabi ki bir Faslı bunu bizim gibi ekmek ile değil de tatlı hurmalar ile aynı anda yiyor. Biz ilk başlarda alışamadık ama 15 günün sonunda yavaş yavaş normal gelmeye başladı…-Fırında TavukBiz yine ziyafetimize dönelim. Harira’dan sonra gelen yemek klasik bir fırında tavuk. Tabi onlara göre 🙂Fırında TavukDört tane tavuğu bizim için fırınlamışlar. Üstüne renk versin diye türlü türlü baharatla pişirmişler. Son bir Fas dokunuşu olarak da kayısı ile taçlandırmışlar. Yanında da patlıcan ezmesi, kırmızı biber, kimyon, domates ve maydanozdan oluşan Zaalouk var.–BstillaBaşka bir Fas lezzet de Bstilla Araştırmalarıma göre böyle yazılıyormuş ama hane halkı Pastilla diye telaffuz ediyor ben de böyle kullanacağım.Fas’ta Ne Yenir Tavuklu BstillaBiz Tavuklu ve Deniz Ürünleri olan versiyonlarını ayrı ayrı yemeklerde Ne Yenir Deniz Ürünlü Bstilla ve Yanında SalataPastilla için bir tür börek diyebiliriz. Tavuklu olan versiyonunun içinde tarçın, badem, kuş üzümü gibi ürünler mevcut. Üst hamuru servis ederken de fındık, badem ve pudra şekeri tercih ediliyor. Fas mutfağında çokça rastladığımız atlı ve tuzlu içeriklerin karışımını bu yemekte de görmek mümkün…–Evde Et TajinVe et tajine geldi sıra. Kuzu etleri tajin denen kapta piştikten sonra önümüze kayısı, mürdüm eriği ve ananas dilimleri le servis Ne Yenir Et TajinEkmekler ile suya banıp sonra et parçalarına istediğiniz meyveyi ekleyerek bir lokmada yiyorsunuz…–Meyve ve Tatlı İkramıZiyafetin ana yemekleri bittikten sonra sıra geldi tatlılara. İlk olarak ismini tam öğrenemediğim bir tatlı tel şehriyelerin pişerken içine şeker ve badem gibi içerikler eklendikten sonra yetmezmiş gibi pudra şekeri ilave etmeleriyle sunulan bu tatlı, artık iyice şişmiş karnımıza artık yeter yedikten sonra bir çeşit çilekli smootie’yi buzdolabından dondurup servis ettikleri dondurma ve gecenin finalinde de meyveler ile kapanışı edeyim beni en çok zorlayan akşam yemeği o gün yediğimiz yemekti. Onlar için standart bir misafir yemeği olan bu deneyim bence başlı başına bir yazı konusu olabilir…Sokak Lezzetleri-Fas’ta Ne Yenir, Nerede Yenir?Köftesi, tatlısı ile sokak lezzetleri de üzerinde durulması gereken ayrı bir KöftesiBir akşam da Rabat’taki köftecilerin sokağında ekmek arası köfte ve sosis Ne Yenir Sokak KöftesiKarışık olarak bizdeki yarım ekmeğe yakın yuvarlak tazecik ekmeklerin içine köfte ve kendi yaptıkları sosisleri daha çok uzun köfte de diyebiliriz parçalayarak baharatlarla karıştırıp servis Ne Yenir Sokak Köftesi3 Kişilik köfte ekmek ve yanında litrelik içecek ile 28 Dirhem civarında bir fiyata satılıyor. Yaklaşık 20 TL-Hamsi ve Patlıcan KızartmaRabat ve Fes gezilerinde sokaklarda satılan atıştırmalık ve ucuz yemekleri deneme fırsatı bulduk. Hamsiler bizdeki gibi kızartılıp yanına da eşlik etsin diye kalın patlıcan dilimleri ile servis Ne Yenir Hamsi ve Patlıcan KızartmaSokakta kağıdın içinde size sunulan bu yemeğin fiyatı ise sadece 1 TatlısıBiraz da Şebekiya tatlısından bahsedeyim. Bu tatlı çay yanında kurabiyeler ile birlikte de yeniyor, Harrira çorbasının yanında da ekmek yerine de Ne Yenir Chebakkiya ŞebakiaUn, portakal suyu, yumurta, bademden hazırlanan karışımın kızgın yağda kızartılıp susam ve bala batırılmasıyla hazırlanan tatlıyı her dükkanda bulmak mümkün. Ama evde yapılanın daha makbul olduğu HelvaKos Helva ÇeşitleriKos Helva çeşitleri de atıştırmalık lezzetlerden… Yine 1-2 Dirhem fiyatıyla alacağınız bu tatlıları dişlerinize güvenmiyorsanız denemenizi tavsiye etmiyoruz…Fast Food-Fas’ta Ne Yenir, Nerede Yenir?Yazımızı bir yurt dışı gezisi klasiği olan küresel fast food zinciri Mc Donald’s deneyimimiz ile bitirelim. Fas’ta bir çok şehirde bu restoran zincirinin halkalarına rastlamak mümkün. Ama bizim gibi her şehirde 10 tane, her AVM’de bulunmuyorlar. Biz Meknes ziyaretimizin sonunda bir şubede deneyimledik. Genelde şehir dışında bulunan bizdeki Outlet Center konseptli yerlerde rastladığımız Mc Donald’s larda klasik menülerin yanında ayrıca yöresel tatlara yakın menüler de park edip dışarıda bulunan açık hava oturma alanları ve çocuk oyun alanlarını geçip restorana girdiğinizde sizi bir çok büyük dijital ekran karşılıyor. Fransızca ve Arapça olan bu ekranlarda fotoğraflar eşliğinde siparişlerinizi verip aldığınız fiş ile ödemenizi yapıyorsunuz. Size verilen masa numaralarını alıp oturunca siparişiniz çalışanlar tarafından masanıza kadar Ne Yenir Mc Donald’sBiz klasik Big Mac ile ilk kez burada gördüğümüz Big Tasty menüsünü sipariş ettik. Fiyatları diğer yerlerde yediğimiz yemeklere göre neredeyse iki katı. Bu Big Tasty menüsü 64 Dirhem. Yaklaşık 42TL Biz bu fiyata 3 kişi çok rahat yemek yiyebilir ya da yarı fiyatına sokak lezzetleri ile karnımızı Mac bizdekinden farklı değil, Big Tasty ise biraz daha büyük tek köfteli bir hamburger. İçindeki sosu ile farklı olduğunu söylüyorlar. Bence çok orijinal bir tat değil. Ketçap ve hardal ile verilen menüde içecek çeşitleri Kola vb. gazlı içecekler veya limonata, milkshake gibi ürünler… Oturma alanları biraz kalabalık ayrıca çok gürültülü bir müzik yayını var. Hafta sonu olması nedeniyle kalabalık olduğunu söylediler. Biz de başka sakin bir gün tekrar gelip diğer menüleri denemek istedik. Ama Fas mutfağının enfes yemekleri ve bir çok sokak lezzeti varken tercih etmenin anlamsız olduğunu düşünerek Ne Yenir, Nerede Yenir? kapsamında daha bir çok yemek deneyimimiz oldu ama hepsini bu yazıya sıkıştırmak istemiyorum. Doğal yaşam parkı pikniğimiz, Kenifra civarındaki akarsu gezimiz, Fes, Meknes, Rabat ve Kazablanka gezisi yemekleri, sokakta yediğimiz yerel lezzetler ve meyveler gibi deneyimleri de şehirlere özel yazacağım yazılarda bir kez daha Fas’ta 1 aylık sürede bizi misafir eden, yaptığı yemekleriyle bu yazıyı yazmama sebep olan Fas’taki aileme ve bu geziye vesile olan arkadaşıma bir kez daha teşekkür ve tatlının karışımı kabul ediyorum ilk başta çok garip ama bence bir şans verin ve kendinizi Fas’ın mutfağına ve lezzetlerine bırakın. Eminim pişman olmayacaksınız…Fas ile ilgili diğer gezi yazılarımıza buradan bakabilirsiniz.
Posted at 0215h KATEGORİ Avrupa, BLOG Çeşme’nin karşısındaki Sakız Adası’na her yıl birkaç defa gidiyorum ama hep aklımda olmasına rağmen, Kuşadası’nın hemen karşısındaki Yunan adası Samos’a hiç gitmemiştim. Bu eksiği gidermek için Ramazan Bayramı’nda bir arkadaşımla birlikte gitmeye karar verdik. 2 gece 3 gün kaldık ama sanki 10 gün gibi dolu dolu geçti. Motor kiralayıp adanın batısındaki plajları, köyleri gezdik. Bu yazın en keyifli tatiliydi diyebilirim. Samos’u da, insanlarını da çok sevdim. İnsan Yunan adalarına gelince yaşadığını hissediyor. Sıcakkanlı insanları, dar sokakları ve birbirinden güzel iki katlı evleriyle insanı acayip mutlu eden bir enerji ve ambiyansa sahipler. Bu yazımı en sevdiğim Yunanca şarkılarından biri olan, Anna Vissi’nin 30 Kai Vale şarkısını dinleyerek okumanızı tavsiye ederim. Dinlemek için buraya tıklayabilirsiniz. INSTAGRAM orcundalarslan SAMOS’LA İLGİLİ GENEL BİLGİLER Samos’un Türkçe’si aslında Sisam Adası ama nedense Sakız Adası’nın aksine, orijinal ismi Samos ile daha çok anılıyor. Samos, Yunanistan’ın Osmanlı’dan aldığı son ada olarak biliniyor. Zira 1835 ila 1912 yılları arasında, özerk Sisam Beyliği olarak varlığını sürdürmüş. Samos ve ben Samos’un başkenti ve merkezi olan Samos şehri, aynı zamanda Vathi olarak da biliniyor. Akıl karışıklığına sebep olsa da Samos ve Vathi aynı yer aslında! 🙂 Adanın toplam nüfusu Samos merkezin ise yakın. Samos’ta Sakız Adası’nın aksine Türkler dışında Avrupalı turistler de var ama Yunanların bize davranışı çok daha farklı, çok daha sıcak. Samos’ta Türk olmak büyük avantaj. İnsanları selamlayıp, sıcak bir sohbete girişince, her şey çok kolaylaşıyor. Bunu gören Avrupalı turistler bize imrenerek bakıyor. SAMOS’DA GEZİLECEK, GÖRÜLECEK YERLER Hiç tahmin etmezdim ama Samos, inanılmaz güzel plajları, insanın içinden çıkmak istemediği tertemiz denizi olan bir adaymış. Her plaj birbirinden farklı ve güzel. Sırf plajlar için bile gidilir ama plajlara az sonra ayrı bir başlıkta değineceğim! Samos’un hakkını vererek gezebilmek için ya motor ya da araba kiralamanız gerekiyor mutlaka. Plajlara, köylere giderken ormandan, bir tarafı uçurum olan, inanılmaz manzaralara sahip dar, virajlı yollardan geçiliyor. Zaten yolda birkaç yerde durup fotoğraf molası verdik. Benim için güzel fotoğrafsız seyahat, seyahat değildir. 🙂 Samos’un dar yollarında her virajda, masmavi Ege Denizi’nin ayrı güzel manzarası var. Samos’ta araba kiralamak isterseniz, sezonda 50 Euro civarı kiralama ücretleri. Ama bence araba yerine, arazi tipi bir ciple ya da bizim yaptığımız gibi motorla gezmek çok daha keyifli olur. Adaları motorla dolaşmak inanılmaz zevkli Rüzgarı hissetmek, ormanın ve doğanın kokusunu içinize çekmek, canınızın istediği yerde durmak… Bu arada yoldan geçen Yunanları ve turistleri “yasu” diye selamlamak… Tabii motor tehlikeli, o yüzden yavaş ve dikkatli kullanmak gerekiyor… Tabii bir de hatırlatmakta fayda var, motor kiralayabilmek için motor ehliyetinizin bulunması gerekiyor. Motor veya araba kiralarken, ilk gördüğünüz yerden kiralamayın. Birkaç yere fiyat sorun önce. Biz motoru sahildeki Motogys Rent a Motor Bike’tan kiraladık. 125 CC için günlük 25 Euro istediler ama 20 Euro’ya anlaştık. Çok iyi değildi ama idare etti bizi. O kadar gezdik, toplam 10 Euro bile vermedik benzin parası. Motoru da benim ehliyetim olmadığı için arkadaşım kullandı. Bizim vaktimiz kısıtlı olduğu için, daha çok adanın doğusunda gezindik. Batısına uğramaya vaktimiz kalmadı. Samos merkezi son güne bıraktık ama günübirlik gidenler de olabilir diye, ilk başta oradan başlayacağım. Samos’ta, tüm adalarda olduğu gibi, bir 2-3 katlı evler ve altlarında bar ve kafelerden oluşan bir kordon boyu var. Biz gittiğimizde kordon boyunda yol yapım çalışması vardı, o yüzden kordon boyu çok da tadı çıkarılacak halde değildi. Biz de dolayısıyla sahile paralel, yayalara özel alışveriş sokağında yürüyüş yaptık. Tipik turistik bir sokak diyelim. Ama akabinde, denize açıklan, küçük, kafelerle dolu, kocaman palmiye ağaçlarının olduğu şirin bir meydana geliniyor. İsmi Pythagoras Meydanı’ymış. Çok hoşuma gitti. Keşke akşamları vaktimiz olsaydı da oturabilseydik diye düşünmedim değil. Samos kordon boyu Pythagoras Meydanı Samos sokakları Samos’ta merkezde mutlaka görmeniz gereken yerlerden birisi, Samos Arkeoloji Müzesi. 750-48 yılları arasındaki döneme Yunan sanatında arkaik dönem deniyor. Bu dönemin en önemli eserlerinden birisi de kuros ismi verilen genç erkek heykelleri. İşte bu heykellerden en büyüğü olan, metre büyüklüğündeki heykel, Samos Arkeoloji Müzesi’nde bulunuyor. Mutlaka görülmesi gereken bir heykel. Ama tabii biz müzeyi son güne bırakınca, göremedik. Müze saat 1500’te kapanıyormuş. 5-10 dakika ile kaçırdık. Siz siz olun, bizim gibi son dakikaya bırakmayın. Müze giriş ücreti de 3 Euro bu arada. Samos Arkeoloji Müzesi Samos’ta bence görülebilecek en güzel yer ise tepelerdeki eski Samos. Tarihi evler, daracık sokaklarla dolu. Hatta Osmanlı mimari tipinde cumbalı evler de vardı. Belki de eski Türk mahallesidir Samos’un. Sıcak olduğu için dışarıda çok insan yoktu. Zaten gündüz sıcağında, genelde oldukça sakın oluyor sokaklar. Gençler plajda, işte ya da siesta da, yaşlılar da evlerinde oluyor. Böyle yerlere akşam 6’dan sonra gitmek gerekiyor ki oralarda yaşayan insanlarla da tanışılıp konuşulabilsin. Eski Samos yukarılarda olduğu için, yolu biraz zorlu. Bizde hem yorgunduk hem de vaktimiz azdı. Motoru da acenteye bırakmıştık bile. İmdadımıza yol sorduğumuz kafedeki 17-18 yaşlarındaki gençler yetişti, motorla biz bırakalım dediler. Sağolsunlar bıraktılar da ama artistlik yapmak için felaket hızlı gitti beni götüren çocuk. İsmi Refael’miş. Ben yavaş git dedikçe, güldüğümden midir nedir, eğleniyorum sanıp daha da bastı gaza yokuşlu yollarda. 🙂 Neyse, sonuçta çıkardılar sağolsunlar. Samos’un tarihi mahallesinde, rengarenk kapı ve pencereleri olan birbirinden güzel evler var. Sakin sokaklarda eski Samos selfie’si 🙂 Arka planda, Osmanlı mimari tipindeki evlere dikkat Eski Samos’un en yukarılarında bulunan amfiyatrodan Vathi Körfezi ve Samos şehri Bazı sokak aralarında gördüğünüz gibi bize çok tanıdık gelen manzaralar var 🙂 Samos’ta merkez dışında görülmesi gereken ilk yer ise, kanımca kesinlikle Manolates. Şirin, kendine özgü mimarisi olan, bizim Şirince gibi küçük bir dağ köyü Manolates. Merkeze yaklaşık 30 km mesafede. Ormandan geçiliyor giderken. Dev ağaçların arasından, küçük pınarların yanından, kuş, böcek sesleri, toprak kokusu eşliğinde geçtiğinizi düşünün. Yanına da sıcak havaya rağmen serinlik katın… Öyle keyifli bir yol işte. Bir de tabii virajlar ama öyle böyle değil, bitmeyen S’lerle dolu, iki arabanın zor geçeceği genişlikte. Bizimki gibi küçük bir motorla gidince virajlar zorluyor tabii. Manolates’e giden 5 km’lik dağ yolunda, ağaçlardan gökyüzü görünmüyor. Ama yukarı çıkınca kesinlikle zorluğuna rağmen çıktığımıza fazlasıyla değmiş diye düşünüyor insan. Huzur dolu bir köy. Muhteşem bir Ege Denizi ve Türkiye manzarası var. Halkı çok cana yakın. Akşamüstü tüm yaşlılar kapılarının önünde ya da balkonlarda oturuyor. Mutlaka “yasu” ya da “yasas” diye selamlayın. Çok sempatikler. Manolates’ten Ege Denizi ve Türkiye manzarası Manolates sokakları Manolates’in canayakın halkı Benim de gidip bu balkonda böyle oturasım geldi 🙂 Fotoğrafını çektiğimiz yaşlı bir teyze bizi acayip duygulandırdı. 82 yaşındaymış. İsmi Eftehia. “Yasu” deyip fotoğrafını çektikten sonra “Turkia, Smirni” dedik, dememizle bir başladı Yunanca anlatmaya. “Baba Turkia” dedi. Kendini işaret ederek ismini söyledi, bizimkini sordu. El hareketleriyle yakınlığımızı anlattı. Bize sarıldı. Kıyamam, ağladı bir ara. Sonradan Eftehia teyzenin kızı Hristina ile tanıştık. O söyledi yaşını. Babası Şirince’den mübadele zamanında göç etmiş Manolates’e. Bizi böyle sıcakkanlı görünce de duygulanmış. Köyün kahvesinde tanıştığımız sevimli bir amca Adanın güneybatısındaki Pythagorio kasabası, 570-495 yılları arasında yaşamış ünlü filozof ve matematikçi Pisagor’un memleketi. İsmini de kendisinden alıyor zaten. Pisagor, daha kolay hatırlamanızı sağlamak gerekirse, bir dik açılı üçgende dik kenarların her birinin uzunluklarının karelerinin toplamlarının, hipotenüsün, yani üçgenin diğer kenarının uzunluğunun karesine eşit olduğunu, diğer bir değişle a²+ b² = c² formülünü bulan matematikçi. Pythagorio, Samos’un merkezine göre çok daha turistik bir kasaba. Eskiden küçük bir balıkçı köyüymüş. Motorla Vahti’den 15 dakikada gidiliyor. Küçük, iki katlı evleri çok güzel. Ama ana caddesi fazla turistik. Marmaris, Bodrum, Kuşadası’nın çarşıları gibi, her yanı esnaf ve turist dolu. Ama hediyelik eşyalarınızı almak için ideal. Pythagorio çarşısındaki bu küçük bina acayip hoşuma gitti. Pythagorio sokakları İnsanın, gideceği yönün tersinde bile olsa bu sokaklarda yürüyesi geliyor. Pytagorio’nun sahili de Marmaris’i andırıyor. Deniz, sıra sıra dizilen teknelerden neredeyse görünmüyor. Kıyıda da İngilizce yazılı, Yunan yemeklerinden ziyade hamburger, pizza vs. satılan restoranlar dolu. Pythagorio, aynı zamanda antik Samos şehrinin kurulduğu yer. Eğer vaktiniz kalırsa, yanında antik şehrin kalıntılarının bulunduğu Pythagorio Arkeoloji Müzesi’ni gezebilirsiniz. Samos’ta çok Türk görmekten sıkıldıysanız da müzeye gidebilirsiniz. Zira Samos’ta Tükleri göremeyeceğiniz tek yerin müzeler olduğunu da belirtmek lazım! 🙂 Müzede, birçoğu Samos’taki kazılarda çıkarılan, 2000-3000 yıl öncesine ait, küçük eşyalar, heykeller, figürler var. Daha yeni bir müze, 4 yıllıkmış sadece. O yüzden, ben ikisinin arasında pek bir alaka kuramasam da, fotoğraf çekmek yasakmış. Müzeye kişi başı giriş ücreti 4 Euro. Öğrenci de 2 Euro. Ama biz görevli memura “Öğrenciyiz ama kartımızı otelde unuttuk” dedik. Bunun üzerine, görevli memur nereli olduğumuzu sordu. Türk’üz deyince öğrenci fiyatına girdik. Gizlice fotoğrafını çektiğim bu heykel, 57 Roma İmparatoru Trajan’a ait. Müzede fotoğraf çekmek yasak ama tabii biz Türk’üz, maalesef yasak masak dinlemiyoruz. Tabii ki fotoğraflar çektim. Çektim ama yakalandım. Görevli kadın gelip uyardı beni. Müzeden çıkana kadar da bizi takip etti! 🙂 O yüzden olur da giderseniz, siz bana uymayın, fotoğraf çekmeyin! 🙂 Pythagorio’ya 6 km mesafedeki Hereon, yani Hera Tapınağı da, eğer yeterli vaktiniz varsa görebileceğiniz bir başka yer, yoksa çok da gerek yok. Zira her ne kadar Yunan mitolojisinde Zeus’un eşi ve ablası olan Tanrıça Hera’ya adanmış en büyük tapınak burada olsa da, geriye tek bir sütun ve tapınakların küçük küçük parçalarından başka bir şey kalmamış. Normalde giriş ücreti kişi başı 3 Euro, öğrenci de 2 Euro ama Türk olduğumuzu söyleyince sadece ikimiz için toplam 2 Euro aldı görevli 🙂 Hereon’da ayakta kalan tek sütunun devasalığından, tapınağın vakti zamanında gerçekten büyük olduğu rahatça anlaşılıyor. Antik tapınakta pek bir şey göremesek de yine kendimize eğlence çıkardık, kafası kopmuş heykellerin arkasında klasik Türk pozu verdik. 🙂 Hereon’a iki tarafı zeytin ağaçlarıyla kaplı yoldan bisikletleriyle keyif yaparak giden turistler… Bizde de motosiklet olmasına rağmen özenmedim değil! 🙂 Vathi ile Pythagorio arasında küçük bir köy olan Paleokastro da uğranılabilecek yerlerden birisi. Bizim gezme imkanımız olmadı ama yol üzerinde, köy meydanında mola verdik. Etrafı tipik Yunan mimarisindeki evlerle çevrili, ahşap masa ve sandalyeleri olan, çay bahçesi kıvamında, sohbet eden yaşlı amcaların bulunduğu sevimli bir meydan. Hemen yanındaki Jimakos Taverna’dan limonata söyledik. Akabinde de sahibi Dimitris ile sohbete başladık. O da Türkiye’ye sık sık geliyormuş. Bizden tüm ısrarlarımıza rağmen ücret almadı. Üstüne bize birer tane de küçük şişede Samos şarabı ikram etti. Yunanlar bizim gibi konuşkan Türk bulunca bayılıyorlar sohbete, çok mutlu oluyorlar. Paleokastro köy meydanı Görülmesi gereken yerlerden bir diğeri, Samos merkeze 10 km mesafedeki, küçücük bir kasaba olan Kokkari. Bizim uğramaya vaktimiz olmadı. Türk turistlerin en çok tercih ettiği yerlerden birisi. Bu da aslında bizim vakit ayırmaya istekli olmamızın sebeplerinden birisi. Ama hem denizi hem de restoranları iyi diye duyduk. Adanın doğusuna gitmeye vaktiniz kalırsa da, Karlovassi ve Kampos Marathokampou kasabalarına uğrayabilirsiniz. Daha da çok vaktiniz varsa, Karlovassi’den yaklaşık 3 saat mesafede olan, Samos iline bağlı İkaria adasına gidebilirsiniz. Yunan arkadaşlarım anlata anlata bitiremiyorlar. Çok güzel plajları varmış. Bizim yeterli vaktimiz olsaydı, kesinlikle gidecektik… SAMOS’UN EN İYİ PLAJLARI Bizim Samos’ta ilk gittiğimiz plaj, Samos’a 10-15 km mesafedeki Lemonakia Beach oldu. Yeşillikler içinde, pırıl pırıl turkuaz denizi olan bir plaj. Sahil ve denizin girişi taşlı ama deniz, görebileceğiniz en temiz denizlerden birisi kesinlikle. Su sıcaklığı da tam kıvamında, ne soğuk, ne sıcak. Çıkasımız gelmedi hiç. Çıkacak olduğumuzda, kıyıya yaklaşıp, çıkamayıp, yüzmeye devam ettik her seferinde! 🙂 Ana yoldan Lemonakia Beach böyle görünüyor. Bu manzarayı gördükten sonra aşağıya inmemek mümkün değil! Plajda şezlonglar 4 Euro. İki tane alınca 6 Euro. Ama biz çok kalmayacağız deyince iki tanesini 4 Euro’ya verdiler. İnsanın bu pırıl pırıl denizden tabii ki çıkası gelmiyor! 🙂 Yemeğimizi de plajın tavernasında yedik, hem de çok keyif alarak yedik. Kabak kızartması, Yunan salatası, karışık meze ve bira için kişi başı 10 Euro ödedik. Adadaki en ünlü plajlardan olan, Tsamadou Beach de, Lemonakia’dan bir sonraki koyda yer alıyor. Biz sonradan öğrendik, bu ününü, plajın bir kısmının çıplaklar plajı olmasına borçluymuş. 🙂 Tsamadou da taşlık bir plajmış. Hava kararmadan Manolates’e gitmek istediğimiz için inmedik ama yukarıdan, çam ağaçlarının arasından turkuaz denizi çok güzel görünüyordu. Aşağıya inip denize atlamamak için zor tuttuk kendimizi. Tsamadou Beach Gelelim yolu biraz zahmetli olsa da buna kesinlikle değen Livadaki Beach’e. Plaja varmak için, tek şerit gidiş, tek şerit dönüş olan anayoldan, küçücük bir tabelada Livadaki Beach yazısını görünce bozuk, bol taşlı toprak yola girip aşağıya doğru iniyorsunuz. Küçücük motorla kocaman taşlar olan virajlı toprak yoldan gitmek biraz zorluyor tabii ama sonunda karşınıza çıkan manzara tam anlamıyla nefes kesici. Zorlu yolların ardından Livadaki’yi ilk görünce, bir an cennete mi geldim diye düşünmeden edemiyor insan. Öyle bir mutluluk. Plaja inip, doğal bir havuza benzeyen turkuaz denize dalınca, insanın yüzünün iki yanından serin deniz suyunun süzülmesi de ayrı bir mutluluk. Allah’a şükrettikçe şükredesi geliyor insanın böyle güzellikleri yarattığı ve yaşamamıza fırsat verdiği için. Livadaki’de şezlonglar ücretsiz. Sadece yiyip içtiklerinizi ödüyorsunuz. Plajda çalışan sempatik Yunan kızı Olga’nın söylediğine göre, Samoslular saat 4’ten sonra geliyorlarmış genelde. Kimisi de arabanın alt takımları toprak yolda zarar görmesin diye hiç gelmiyormuş! 🙂 Livadaki’den, ismini en çok duyduğumuz plajlardan olan, Kuşadası Dilek Yarımadası’na sadece 1,5 km mesafede olan Psili Ammos’a geçelim dedik. Anlamı ince kum demekmiş. Halbuki Livadaki’de çalışan Olga, “Oranın pek bir özelliği yok. Çok da kalabalık oluyor. Ben olsam gençlerin takıldığı, beach club’ların olduğu Pookaki’ye giderim.” demişti de dinlemedik, dinlemediğimize de pişman olduk. 🙂 125 CC’lik motorumuzla, Psili Ammos tabelasını takip ederek toprak, acayip taşlı, bozuk bir yola girdik. 5-6 km boyunca başka da bir tabela görmedik. En son denize çok yaklaştık ama inecek bir yol bulamayınca, o kadar yolu geri döndük. Motora tutunacağım diye sırtım, belim, omzum, her yerim ağrıdı 🙂 Halbuki daha düzgün, alternatif bir yol da varmış ama kimse bizi uyarmadı. O yüzden göremesem de antipati duyduğum bir plaj Psili Ammos. Dolayısıyla gitmenizi tavsiye etmiyorum! 🙂 Dur yolcu! Psili Ammos’a sakın bu toprak yola girerek gitme! İlla Türkiye manzaralı bir yerde denize gireyim diyorsanız, bizim Psili Ammos’tan Pythagorio’ya geçerken yolda görüp, yorgunluğumuzu atıp dinlenelim diye daldığımız Mikali Beach’i öneririm. Vardığımızda akşamüstüydü ama denize girmek o kadar iyi geldi ki anlatamam. Mikali Beach, mükemmel bir palj değil. Taşlı, çabuk derinleşen bir plaj ama suyu adadaki tüm plajlarda olduğu gibi tertemiz. Karşıdaki dağlar, tahmin ettiğiniz üzere Dilek Yarımadası, yani Türkiye. Biz gidemesek de Olga’nın önerdiği Potokaki ve birçok kişinin methettiği Posidonio da diğer seçenekler… SAMOS’DA YEME, İÇME, GECE HAYATI Yunan adalarında, iyi bir restoran bulmak için en iyi yöntem, esnaftan birkaç kişiye, turistlerden çok yerel halkın gittiği, taze deniz ürünlerinin olduğu restoranları sormak. Her biri 2-3 restoran ismi sayacaktır. Aralarından ortak saydıklarını aklınızda tutup oraya gidebilirsiniz. Bugüne kadar bu yöntem beni hiç yanıltmadı! 🙂 Yunanlar akşam yemeklerini genelde gece saat 2200 civarı yiyorlar. Dolayısıyla, Yunanları da görmek istiyorsanız, bu saatlerde gitmenizi tavsiye ederim. Samos merkezde tavsiye edeceğim restoranın adı Rakomelodiko. Sahilin paralelindeki yaya yolunda. Canlı Yunan müziği olan bir taverna. Turist neredeyse hiç yok, Yunan gençliği takılıyor. Çalışan Panos da çok yardımcı oluyor. Ama dediğim gibi insanlara selam verip konuşmak gerekiyor mutlaka. Çeşitli mezeler yedik, uzo içtik, kişi başı sadece 15 Euro civarı verdik. Rakomelodiko Pythagorio’da yemek yemek isterseniz ise tavsiyem Maritsa. Hatta bence Pyhagorio’ya sadece Maritsa’da yemek yemek için bile gidilebilir! 🙂 Biz akşam erken saatte gittiğimiz için biraz turist kalabalığı da vardı ama açık mavi ahşap masaları ve arka planla çalan Yunan müzikleriyle çok keyifli bir tavernaydı. Çok aç olmadığımız için yemekleri paylaştık. Girit’e özgü dakos salatası ve kızarmış ahtapot yedik, tabii bol zeytinyağı ve limon eşliğinde. Ama o ahtapotun tadı hala damağımda. Yanında da bira ve şarap içtik. Sadece 15 Euro’dan az ödedik. Üstüne bir de tatlı ikram ettiler. Maritsa Manolates’te ise, küçük bir meydanda bulunan AAA, canınızın görür görmez gidip oturmak isteyeceği bir restoran. Samos’a gitmiş olan Yunan arkadaşlarım da tavsiye etmişti. Manolates’e plajda yemek yeyip gitmiş olduğumuz için sadece bira içtik. AAA Paleokastro’da ise, bahsetmiş olduğum köy meydanının hemen yanında bulunan Jimakos Taverna, yemek yemek için ideal. Deniz ürünleri taze. Hatta sahibi bize bir de video izletti. Türkiye’den televizyon programı için Samos’a geldiklerinde, yemeklerini orada yemişler. Gelelim gece hayatına… Türkiye’den giden birçok kişi Samos’un gece hayatını, kordon boyunun turist kalabalığı bulunan sönük barlarından ibaret sanıyorlar. Halbuki öyle değil. Gümrükte çalışan Nikos ve Rakomeladiko’da yan masamızda oturan gençlerin tavsiyesi üzerine, limanın yaklaşık 200 metre ilerisinde bulunan Mple’ye gidelim dedik. Anlamı mavi. Ble diye okunuyor. Ama yolda kalabalık bir mekan görünce, önce burorayı denemeye karar verdik. İsmi Mezza Volta. Şansımıza 5. yıl partisi varmış. Deniz kenarında, açık hava bir mekan. Reina’nın küçük bir versiyonu gibi. Çoğunluk Yunan gençlerdi ama turistler de vardı. Popüler şarkıları çalıyor. Türkiye’deki gibi çok dans eden yok. Ama ambiyans oldukça iyi. Birbirini kesen güzel, esmer kızlar, yakışıklı çocuklar var. Kokteyller fiyatları 8 Euro civarı. Burası Mezza Volta. Fotoğrafın solunda kollarını havaya kaldırıp açan da benim. Meka fotoğrafçısının çekim yaptığını görünce, hemen farkettim, pozumu verdim, sonra gittim Mezza Volta’nın Facebook sayfasından fotoğrafımı buldum! 😀 Oradan, gece 0230’a doğru Mple’ye geçtik. Zaten Mezza Volta’nın hemen 50 metre ilerisinde. Adı üstünde, açık mavi renkli ışıkları var. Kayalıklar üzerinde, denize nazır, eski bir Rum evi ve bahçesine kurulmuş. Buraya da küçük Anjelique diyebiliriz. Müzikler de, Türkçe popun ikizi olan Yunanca pop. Burada dans edenler daha çoktu, tabii bizdeki gibi eller havaya modunda 🙂 Çok da kalabalıktı. Biralar 4 Euro civarı. Mple Bir de gençlerin tavsiye ettiği, Samos’un en popüler gece kulüplerinden birisi olan D6 var. Pythagorio yolu üzerinde, arabayla gidilecek mesafede. Rakomeladiko’da çalışan Panos bizi götürebileceğiniz söylemişti ama onun iş çıkışına yetişemediğimiz için gidemedik. SAMOS’A NASIL GİDİLİR, NEREDE KALINIR? Malum Yunanistan’a gitmek için Schengen vizesi gerekiyor. Ama birkaç yıldır devam eden kapıda vize uygulaması var. Arkadaşımın vizesi olmadığı için ona kapıdan vize alalım dedik. Ama feribot biletini aldığımız acente bunun mümkün olmadığını, en az 2 gün önceden onlar aracılığıyla başvuru yapmamız gerektiğini söyledi. Size de öyle söyleyeceklerdir, hem vize hizmet ücreti almak hem de otel rezervasyonlarını kendi üzerlerinden yaptırmak için, ama inanmayın. Zira vizenizi kapıda alabiliyorsunuz. Acente ısrarla bunun mümkün olmadığını söyleyince, Sakız Adası’ndaki Yunan arkadaşlarımdan Samos Pasaport Polisi’nin telefonunu alıp aradım. Telefona çıkan memur, kapıda vize almanın mümkün olduğunu, sadece bütün herkes geçene kadar beklememiz gerektiğini söyledi. Tabii bir de yanımızda doldurulmuş Schengen vize formu, 2 fotoğraf ve otel rezervasyonunu götürmemiz gerektiğini… Bunu acenteye söylediğimizde bize yine direndiler, gidip orada vize alamadan dönmek zorunda kalacağımızı söyleyip korkutmaya çalıştılar. Tabii ki biz ısrarlı davranınca biletimizi kesmek zorunda kaldılar. Samos’a varınca, vapur çok kalabalık olmasına rağmen herkesin geçmesi için sadece yarım saat bekledik. Kapıda vize alan bir tek biz olduğumuz için, pasaport görevlisi beni tanıdı hemen. “Dün telefonda seninle mi konuştuk?” diye sordu. Nikos isminde, genç, sempatik bir çocuk. 5-10 dakikada halletti vize işini. Üstüne bir de gitmemiz gereken yerler hakkında tavsiye de verdi. Kuşadası-Samos feribotu, sabahları saat 0900’da Kuşadası Limanı’ndan kalkıyor. Akşamları da saat 1700’de Samos’tan geri dönüyor. Ama hem gidişte hem dönüşte yarım saat rötarlı kalktı. Yol 1,5 saat sürüyor. Kuşadası ile Samos arasında en yakın noktada mesafe sadece 1,6 km olsa da Kuşadası merkezle Samos merkez arası uzak biraz. Feribot ücreti ise fahiş. Tam 55 Euro. Sakız için 20 Euro olduğunu ve küçücük bir vapurla gittiğimizi düşünürsek aşırı pahalı. Otele iki gece için kişi başı verdiğimiz konaklama ücretinden bile fazla. İsmi feribot ama bildiğiniz vapur, hatta küçük vapur. Özellikle de Kuşadası Limanı’nda yanında duran devasa gemilerin yanında çok komik duruyor. Ama ne demişler, boyu değil işlevi önemli. Bizi Samos’a götürdü mü götürdü! 🙂 Samos’ta kaldığımız otelin ismi Emily Hotel. Limana yürüyerek 5 dakika mesafede. Küçük bir yokuş çıkarak varılıyor ama çıkarken geçilen sokak çok güzel. Güzel balkonları olan, şirin, temiz bir otel. Çok turistik adalar dışında, lüks otel beklememek gerekiyor zaten. Otelin sahipleri, 70’li yaşlarına yaklaştıklarını tahmin ettiğim Haris ve eşi Emilia. Zaten otelin ismi de Emilia’dan geliyor. Haris çok sevdi bizi. Ne zaman görse lafa tuttu. Zor kaçtık her defasında. Kişi başı gecelik sadece 25 Euro. Otelin kahvaltısı oldukça iyi. Peynir çeşitleri, Yunan salatası, yumurta, kek, börek, reçel çeşitleri, portakal suyu, çay ve ekmek var. Tek sıkıntı wi-fi’ın bazen çekmemesi ve sifonun çok gürültü yapması oldu. Rezervasyon yapmak isterseniz, otelin internet sitesine buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz. Emily Hotel ve hemen önünde, siyah elbisesiyle sahibesi Emilia Bu son fotoğrafı, ibret olsun diye ekliyorum. Samos’tan Kuşadası’na varınca gördüğümüz manzara. Mimari estetikten yoksun, birbirinden çirkin, rant ürünü yüksek binalar… Baktıkça içim acıdı… Sanırım lüks apartmanlar dikmeyi medeniyet sanan tek milletiz… INSTAGRAM orcundalarslan İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER YAZILAR KOS ADASI SAKIZ ADASI REHBERİ RODOS ADASI MİDİLLİ ADASI REHBERİ
Rodos adasına daha önce gelmiş miydiniz? Özellikle Rodos restoranlarında lezzetli Rodos mutfağını Yunan yemekleri denediniz mi? Hangi köyde, taverna ya da restoran en ünlüsüdür? Uygun fiyatlı lezzetli Yunan mutfağını deneyin! Tavsiye ettiğimiz restoran, taverna ve yemekleri aşağıdaki yazımızda bulabilirsiniz. Şimdiden afiyetler adası Rodos’un ziyaretçilerine sunacak çok şeyi olmasına rağmen, burayı ziyaret edenlerin en beğendikleri şeylerden biri Rodos mutfağıdır. Rodos’ta ne yenir, nerede yenir, denediğimiz restoranlar, yemekler ve içecekleri de bu yazıda derleyeyim istedik. En lezzetli yemeğin tadına varmak için adadaki en iyi 11 restoranı bir araya tavernalar, sizleri Yunan Mutfağını tatmak için davet ediyorlarLezzetli etler, taze balıklar ve deniz mahsulleri ile hazırlanan yemeklerin yanı sıra tahıl gevrekleri, zeytinyağı, fındık, meyve, bal ve bitkilerle yapılan çok çeşitli tatlılar, Rodos mutfağının benzersizliğini adası, ilkbahar ve yaz boyunca en ünlü ve sevilen Yunan adalarından biridir. Dünyanın dört bir yanından gelen lezzet düşkünleri, gastronomi ile geleneği ve modern eğilimleri birleştiren yerel yemekleri tatma şansına TAVERNATaverna Antonis, Rodos Adası, YunanistanYunan mutfağının en güzel örneklerinin sergilendiği Rodos restoranlarında, zengin Rodos mutfağı ile tatilinizin tadını çıkarabilirsiniz. Adadaki en iyi ve namı yürümüş restoranlardan biri Antonis. Özgün Rodos mutfağı ve samimi ortamı ile oldukça hoş bir ortama sahiptir. Rodos adasına gidecekseniz, burayı ziyaret etmeye çalışmanızı Antonis Taverna Hakkında BilgilerMARCO POLO CAFE“Rodos’da nerede, ne yenir?” diye sorulursa, adres olarak vereceğiniz tek yer ismi Marco Polo CafeMarco Polo Cafe, Rodos’un eski Türk Mahallesi’nin kalbinde cömert bir otel olan Marco Polo Mansion’da yer almaktadır. Yapının kendisi, Osmanlı İmparatorluğu’nun kültürel ve tarihi zenginliğini iç dekoruyla yeniden yaratmayı amaçlarcasına 15. yüzyılda inşa edilmiş bir başyapıttır. Hindistan’dan Türkiye’ye ve Ege’ye, burada emperyal görkemini ve eski kültürleri hatırlatan halılar ve perdeler göreceksiniz. Egzotik bahçede, güzel çiçekli bitkilerin yanı sıra kayısıdan muza kadar bir dizi meyve ağacı göreceksiniz. Akşamları herkese Eski Şehir manzaralı samimi bir akşam yemeğinin tadını çıkarma fırsatı veren bu işletmeye mutlaka Marco Polo Cafe Hakkında BilgilerKYMA BEACH RESTAURANTKyma Restaurant, Rodos’un en hızlı yükselen restoranlarından gün batımının eşsiz manzarasını eşliğinde akşam yemeğinin tadını çıkarmak isteyenler için Kyma Beach Restauranttan daha iyi bir yer yok. Restoran,deniz üzerinde kesintisiz manzara ile sahilde bulunan güzel bir ortamda bulunmaktadır. Ayrıca burada yemek mükemmel. Geleneksel Yunan yemekleri ve çok çeşitli içecekler sayesinde ziyaretçiler güneşin batışını seyrederken kokteyller veya soğuk bir bira ile Kyma Beach Restaurant Hakkında BilgilerMELENOS LINDOSMelenos Lindos Oteli ve RestoranıLindos’taki akropolisin dibinde yer alan Melenos Lindos Hotel, adanın çeşitli kültürel mirasını gözeterek inşa edilmiştir. 17. yüzyıl tarzında inşa edilmiş villalardan, çatısı ve mozaik zemini ile orta çağdan ilham alan çatı katındaki restorana kadar, yapıya değişik bir hava kazandırmıştır. Restoranın kendisi Ege’nin ve Lindos’taki iki doğal limanın muhteşem manzaralarını Melenos Lindos Hakkında BilgilerMAVRIKOSMavrikos, Rodos RestoranlarıLindosun ana meydanında bulunan Mavrikos, bölgedeki en eski restoranlardan biridir ve hala Mavrikos ailesi tarafından işletilmektedir. Düzenli olarak Yunan restoranları arasında ödüller kazanıyor ve yıllar içinde bir kurum haline gelmiştir. Şef Dimitris Mavrikos, Rodos’un en ünlü şefi olarak ün kazanmış, lezzetlerinin zarafeti ve sadeliği ile ünlüdür. Restoranın önündeki gölgeli bir avlu ve ayrıca iç mekan oturma alanları vardır. Adadaki daha pahalı restoranlar arasında olmasına rağmen, bu popülerliğinin doğal Mavrikos Hakkında BilgilerHATZIKELISRodos Hatzikelis RestoranHatzikelis, birçok ödül kazanan ve ünlü müşteriler tarafından sıkça ziyaret edilen, dünya standartlarında bir deniz ürünleri restoranıdır. İmzalı yemekler, domates soslu midye veya beyaz peynir veya uzo sosunda karides olsun, geleneksel deniz ürünleri tariflerini canlandırmak için klasik Yunan lezzetlerini kullanıyor. Yıkık Bakire Kilisesi manzarasına sahip güzel bir açık hava avlusu vardır, ancak bunun sizi mutfağın kalitesinden uzaklaştırmasına izin vermeyin. İster ızgarada ister yağda kızarsın, balık harikadır ve bu tek başına Hatzikelisi Rodostaki en iyi deniz ürünleri restoranı Hatzikelis Hakkında BilgilerKERASMARodos Kerasma RestoranBu modern restoran yalnızca 2010 yılında açılmış, ancak her yıl popülerlik kazanmıştır. Kerasma, geleneksel yemek tarifleriyle ve kendi sihrini yemeklerine katıyor ve her yemeğini Rodos tadıyla besliyor. Ahtapot’u farklı bir sosla servis ediyorlar. Ev yapımı bir sirke ve bal sosunda servis edilen bir sunumu mevcut, tarifini vermiyorlar. Somon balığı, Yunan aperitifleri ve ardıç meyveleri Rakı ile marine edilmiş. Biber ve sebzelerle doldurulmuş ve beyaz peynir sosu ile tamamlanan taze ızgara Yunan tavuğu var, denemelisiniz. Tatlı için Yunan kahvesi ile yapılan bir tiramisu var. Avrupa ülkelerini ziyaret eden Chef Moschonas Antonis, sıra dışı lezzetleri ve daha maceracı gezginleri etkileyecek zarif lezzetlerle modern bir Yunan mutfağının modern bir deneyimini yaratmayı Kerasma Hakkında BilgilerARHONTIKORodos Arhontiko RestoranArhontiko, 1605 yılından kalma bir evde kuruludur ve bir gemi kaptanının korunmuş evidir. Bu nedenle dekor olağandışıdır. Döşeme çakıl taşlı ve duvarlar beyazlatılarak çıplak taş kemerler ortaya çıkarılmıştır. Ada, gelişen bir liman ve ticaret merkezi olduğunda yapılmış eski bir evdir. Bir deniz kaptanının evinde bulunan bir restorandan bekleyebileceğiniz gibi, Arhontiko harika deniz ürünleri servis eder ve çok sayıda ödül kazanmıştır. Yerel olarak konuksever olan Dimitris ve Flora tarafından işletilmektedir. Akropolis manzarasına sahip bir açık hava terası da Arhontiko Hakkında BilgilerMOSAICRodos Mosaic Tatlı ve İçecekTatlılar ve hamur işleri konusunda uzmanlaşmış Mosaic, Lindos kentinde güzel bir konuma sahip olan şirin bir kafe-bardır. Her gün taze pişmiş çöreklerden baklava ve revani gibi geleneksel hamur işi tatlılarına kadar her çeşit ürüne hizmet ediyor. Mosaic ayrıca, çeşitli malzemelerle veya tatlı seçenekleriyle gelen donmuş yoğurdu ve kahvesi ile de tanınır. Lindos’taki muhteşem akropolün harika manzarasını sunar ve üst katında daha fazla oturma alanı mevcuttur. Mosaic, lezzetli yemekler Mosaic Hakkında BilgilerNIREASRodos Nireas TavernaNireas en iyi balık lokantası olarak bilinse de, aslında bir dizi yemeğe hizmet vermektedir. Bununla birlikte, buradaki balık tüm Rodos’taki en iyiler arasındadır. Nireas, Rodos kentinin eski Yahudi Mahallesi’nde, sahile çok uzak olmayan bir konumda yer almaktadır. Gelen ziyaretçileri gölgeleyen yeşil yapraklı bir gölgelikle örtülüdür. Balık çeşitliliği susamlı karideslerden kalamarlara ve sazan balığına kadar değişmektedir. Nireas, Eski Kent bölgesinde, güler yüzlü personeli ve en önemlisi yemeğinin kalitesi için şiddetle tavsiye Nireas Hakkında BilgilerAKTI IXIARodos Akti Ixia Bar RestoranAkti Ixia, Amerikan burgerlerinden sushi çeşitlerine kadar her şeyi sunan bir mutfak kombinasyonudur. Sadece bir restoran değil, aynı zamanda doğrudan denizin üzerinde bulunan bir havuz bardır. Günün her saatinde açıktır, ancak özellikle de okyanusun gün batımına karşı akşam yemeğinden önce bir akşam yemeğinin tadını çıkarabileceğiniz geceleri güzeldir. Ayrıca, yemek seçenekleri dizisini tamamlamak için harika bir kokteyl menüsü de bulunmaktadır. Havuz doğal olarak çocukları eğlendiren Akti Ixia, aileler için muhteşem bir mekandır. Yetişkinler için ayrıca sofistike ve tenha bir sahil Akti Ixia Hakkında BilgilerYUNANİSTAN’IN YEREL İÇECEKLERİSon olarak, yerel Souma * içkisini denemeyi unutmayın. Eylül sonunda Embonas köyünde üretilir. Üzümler gövdeden çıkarılır, daha sonra büyük kazanlarda kaynamış meyve suyunun çıkarılması için preslenir ve serin bir yere yerleştirilen fıçılara dökülür. Souma soğuk servis edilir.* Souma geleneksel bir içecektir ve yerden yere farklı olabilir, bazıları incirden, bazıları üzümden yapılıyor, Rodos’ta Souma’yı üzümden yapılmış olarak yazılarımızı okumuş muydunuz?Rodos gezi rehberiRodos hakkında bilinmesi gerekenlerRodos neredeRodos’a nasıl gidilirRodos vize istiyor muRodos’a ne zaman gidilirRodos Gezilecek Yerler En Güzel 17 Yer!Rodos’ta nerede kalınırRodos otelleri rezervasyonuRodos içi ulaşım rehberiYunan yemeklerini incelediniz miYunanistan’da kahvaltıda ne yenirYunanistan tatil yerleri
Samos-Yunan Adası Türkçe adıyla Sisam adası Samos Sisam Yunanistan'da, Ege Denizi'nde Dilek Yarımadası'nın karşısında yer alır. Samos adası tatil planınızda özellikle yer almasını tavsiye ettiğimiz bir adadır. Konumu itibariyle Türkiye kıyılarına en kısa mesafede bulunan Samos adasında her mevsim de çok sayıda Türk’e rastlayabilirsiniz. Kuşadası’ndan kalkan hızlı feribot ile yaklaşık olarak 40 dakika gibi kısa bir sürede ulaşmak mümkün olduğundan Samos sokaklarında dolaşırken birbirinden güzel yerleri keşfetmek için bolca vaktiniz Nasıl Gidilir? Kuşadası – Samos Vathy-Pythagorion Kuşadası limanından Tilos Travel’e ait hızlı feribot ile 40 dakika süren keyifli bir yolculukla Samos adasında bulunan “Vathy” ve “Pythagorion” limanlarına ulaşabilirsiniz. Biletlerinizi internet adresinden edinebilir veya liman girişinde Tilos Travel Ofisinden de satın alabilirsiniz. * Samos’a Gidiş- Sabah 0830 * Kuşadası’na Dönüş-Akşam 1800 Türkiye’den Yunanistan’a geçiş yapıldığı için pasaport ve vize kontrolü yapıldıktan sonra gemiye biniş kartlarını almanız gerekmektedir. Gümrüklü alana geçmeden önce Tilos Travel ofisinde chek-in işlemi yapılması gerekmektedir. Nisan ve Ekim ayları arasında Haftanın her günü Hızlı Feribot seferleri mevcuttur. Fakat mevsimsel olarak sefer gün ve saatlerinde değişiklik yaşanabilir. Samos’a Gitmeniz İçin Vize Gerekir mi? Evet, Yunanistan’a geçmek için Schengen vizesi almanız gerekir veya günübirlik seyahat için, kapı vizesi seçeneklerine bakmaları tavsiye edilir. Samos için kısa bir özet; Samos esnafı ve ada halkının çoğu Türkçe konuşabiliyor. İngilizce bilmiyorsanız tereddüt etmenize gerek yok. Halk ve esnaf oldukça sıcak ve samimi şekilde size yardımcı olacaktır. Eğer adres bulamıyorsanız ve internetiniz yoksa insanlara sorun. Neredeyse sorduğunuz adrese bırakacak kadar yardım ediyorlar. Feribottan indiğiniz yerdeki kafelerin hepsinde wi-fi mevcuttur. Feribottan indiğiniz noktada araç kiralama şirketleri bulunmaktadır. Araç kiralarken mutlaka pazarlık yapmayı unutmayın. Ayrıca şehir içi otobüslerle gezmek mümkün fakat unutmayın ki otobüsle gezmek hem zor hem zaman kaybı olabilir. Dönüş feribotu saati Feribot saatine kadar merkezde vakit geçirmek istemezseniz, araba kiralayabilir yada otobüs kullanarak yakın plajlara gidebilirsiniz. Adanın kuzey kıyıları genelde dalgalı fakat deniz çok temizdir. Adanın merkezi, kültür ve gurme gezileri bakımından çok zengin olmasa bile güzel vakit geçirebilirsiniz. Yunanistan’dan dönmeden önce eşe dosta küçük hediyeler almayı son güne bıraktıysanız, merkezde bir süper market ve hediyelik eşya satan yer bulmak zor olacağı için gezileriniz sırasında denk geldiğiniz bulduğunuz hediyelikçilerden küçük alışverişler yapmayı düşünebilirsiniz. Ulaşım, yemek, gezilecek, konaklama, tarihi yerler ve yardımı olacak diğer detaylara da göz atmanızı öneriyoruz. Samos’ta Şehiriçi Ulaşım Araç Kiralama Adada keyifli ve konforlu şekilde gezmek istiyorsanız kesinlikle araç kiralamanızı öneririz. Samos’taki bazı plaj ve köy yolları stabilize yol olmadığından bütçeniz uygunsa eğer arazi aracı kiralamanız daha iyi olacaktır. Şehiriçi Otobüsler Otobüsle yolculuk yapmak, pek konforlu değildir. Otobüs saatleri değişken ve saat aralıkları uzun yada düzensiz olabilir. Ayrıca yolların bozuk ve dar olması sebebiyle otobüs yolculuğu pek konforlu olmayabilir. Özel araç kiralamak için bütçeniz uygun değilse elbette otobüsle seyahat seçeneği uygun olacaktır. Samos’ta Nerede Konaklanır? Samos’ta, nezih aile pansiyonları veya küçük otellerde konaklamak mümkün. Gecelik konaklama fiyatları 40-100 € arasında değişebilir. Samos’ta konaklama için tercih edebileceğiniz 4-5 yerleşim yeri var İlk seçenek merkezde bulunan Vathy’de konaklamak. İkincisi biraz daha uzak olan Karlovassi. Üçüncüsü Kokkari. Kokkari konum olarak çok iyi bir konaklama yeri. Dördüncü seçenek ise adını Piasagor’dan alan Pythagoreio. Marathokamposta da çok fazla konaklama seçeneğiyle karşılaşacaksınız ancak Samos’ta gezilecek yerlere biraz uzak. Samos’ta Ne Yenir? Diğer Yunan adaları gibi, Sisam’da, gurme gezisi yapmak istiyorsanız, Samos çok doğru bir seçenek olabilir. Adada deniz ürünlerinin en alasını yiyebileceğiniz gibi, oğlak, tavşan, lokum gibi sürpriz lezzetler keşfetmek mümkün. Gidilebilecek en iyi restoranlardan bazıları Yianni’s Ouzeri Eğer yolunuz Vathi’ye düşerse veya feribotunuz için bekleme süreniz varsa Yianni’s Ouzeri’nin yemekleri oldukça lezzetli. Akşamları sirtaki bile oynayabilirsiniz. Krifi Folia Lezzetli yemekleri denemenize değer fakat bulmanız biraz zor olabilir çünkü adanın çok popüler bir noktasında değil. Bazen Google Maps konumu doğru göstermeyebilir. Ψαράδε Fisherman Çoğu yerde “Fisherman Restaurant” diye çevriliyor. Deniz kenarında, harika bir manzaraya sahip olan restoranın yemekleri de çok lezzetli. Özellikle gün batımı saatlerinde deniz ürünlerini deneyebilirsiniz. Meltemi Özellikle Türk turistlerin de sık tercih ettiği bir lokanta. Restoran Kokkaride bulunuyor. Saganaki shrimp ve Meltemi prawns tercih edilen yemeklerden. Fiyatları adadaki diğer restoranlara göre, ortalamanın %10 üzerindedir. Manolates AAA Restoran Günlük olarak değişen menülerde tavşan ızgara, tavuk köfte, yaprak sarma sardalya gibi lezzetlere denk gelirseniz kaçırmayın. Remataki Pythagorio’dan da bulunan restoranda gün batımı saatlerinde sahile açılan masalarda, denizin 1 metre uzağında uzo içip ahtapot ızgarayı tatmak isterseniz bu restoranı denemenizi öneriyoruz. Yemeklerin yanında fırında patates kumpir servis ediyorlar. Kalamar ve ahtapot gibi deniz ürünlerini ve cacığı da deneyebilirsiniz. Orange Pythagorio’da bulunan Orange adlı dondurmacıda özellikle Red Velvet dondurması oldukça iyi. Bonus-The Steps Samos merkezinde bulunan restoran çoğunlukla akşamüzeri hizmet veriyor. Restoranın bulunduğu noktaya biraz merdiven adımlayarak çıkınca güzel bir Samos manzarası ve oldukça güler yüzlü ve konuşkan çalışanları sizi karşılayacaktır.
Yazar Serhat ÇELEBİOĞLUPandemi dönemi öncesinde yaptığımız Samos Adası Gezisi için bir Yunan Adası’na yaptığımız en kapsamlı gezi oldu desem çok da abartmış olmam. Gerçekten çok da zevk aldığımız söz konusu gezi aynı zamanda bizim için oldukça da öğretici Adası burnumuzun dibinde Türkiye’ye en yakın Yunan adası. Ancak sıradan bir ada değil. Gerçekten kendi has kültürü, tarihi ve insanları ile kendini Yunanlılardan ayıran değişik bir ada. Zaten Yunanistan’a en son katılan ada olması da bunun Anadolu’dan Orta Ege adalarına geçiş için ilk basamak noktası olması nedeniyle çok önemli bir konumda. Mesela çok fazla popüler olan Mikonos ya da Santorini Adalarına ülkemizden gitmek isterseniz en kolay ulaşım Samos Adası’ndan sağlanıyor. Burayı planlama yaparken kuzey ve güney adalarına geçiş için de kullanabilirsiniz tabii Adası Platanos KöyüBen de siz gezginlere planlamalarınızda yardımcı olmak adına ailece sadece bu adaya yönelik olarak yaptığımız gezimizi işinize yarayacak detaylar ile birlikte aktarmak artık her detay hem zaman hem de para demek. İkisi de artık çok değerli. Umarım detaylar hoşunuza gittiği gibi programınıza katkı da Adası GezisiSığacık’tan Karlovasi’ye UlaşımMalesef bu süreçte her şeyi de yaşayarak öğrendik. Bu nedenle adadaki ulaşımdan ayrı olarak adaya geçiş sürecini kafanız karışmaması için ayrı ve ayrıntılı olarak ele almak istiyorum. SığacıkBiz adaya Sığacıktan geçtik. Sonraki başlıkta yazdığım rotaları kullanırsanız da benzer olayları Sığacık’tan da Karlovasi’ye tarifesi yazın belirlenen seferler yapılıyor. Ancak bu seferlerden biri sabah biri akşam üstü oluyor. Bilet fiyatları da sonraki başlıkta anlattığım Kuşadası-Vathy seferlerine göre biraz daha fazla seferi erken olduğundan Sığacık’ta kalmazsanız feribota yetişmeniz zor. Hele otobüs ile Sığacık’a gelmeyi unutun. İzmir bile zor ama buralarda yaşamıyorsanız bir gece Sığacık’ta kalmak uzak marina iskelesinden kalkıyor ki elinizde bavullar ile yürüyerek buraya gidemezsiniz. Taksi ile gitmeniz şart. Araba ile gelirseniz arabayı burada bırakamazsınız. Giderken ve dönerken de araba lazım ancak buradan adaya araba ile geçiş yok. Yani arabasız olmaz diyorsanız geçiş için Kuşadası’na gitmelisiniz. Sığacık Yat Limanı Deniz Hudut KapısıBiz ne yaptık. Bir gece Sığacık’ta kalıp sabah 0700 itibariyle erkenden taksi ile Sığacık Yat Limanı Deniz Hudut Kapısı’na geçtik. Mesafe 5 km kadar. Taksi ile önemli bir bedel tutmaz. Dönerken de tekne personelinden İzmir’e direkt dönen olup olmadığını sorduk. Meğerse çoğu İzmir’de oturuyormuş. Tahmin ettiğimiz gibi bir personel bizi 3 kişi marinadan 200 TL 2019 karşılığında otogara bıraktı. 1,5 saatte otogardaydık. Bunu bir çözüm yolu olarak size sundum. Planlama sizde… Sığacık Yat Limanı Deniz Hudut Kapısı Sığacık Yat Limanı Deniz Hudut KapısıGelelim gidişe biz biletlerimizi sabah 0800 Samos Star Teknesi için önceden gidiş dönüş olarak aldık. Biletlerinizi ise marinadaki gişeden sonra ise geçiş işlemleri için Sığacık Yat Limanı Deniz Hudut Kapısı bekleme salonuna geçtik. Buradaki işlemler oldukça hızlı bitti ve elimizde biletler iskele kapısınız açılmasını Star TeknesiKapı açılınca teknemize bindik. Bana göre hava güzelse mutlaka dışarıda seyahat edin. Gerçekten çok eğlenceli oluyor. Zaten paramızın ciddi değer kaybı nedeniyle artık çok fazla yolcu biletimizde belirtildiği gibi saat 0800’da teknemiz ileri harekete geçti. Sığacık artık arkamızda kaldı. Samos Adası KarlovasiKarlovasi’ye Sığacık’tan 2 saatte ulaşılabiliyor. Şansımıza deniz de harikaydı. Keyifli bir yolculuktan sonra Karlovasi Limanı’na hemen gümrük işlemleri başladı. Neyse ki AB kapısını da açıp işlemleri hızlandırdılar. Ada Shengen alanında yani diplomatik ve yeşil pasaport harici herkes vizeye tabii. Gördüğüm kadarıyla kapıda vize uygulaması da Adası Ulaşım SistemiGelelim ada kapsamındaki ulaşıma. Adaya Sığacık-Karlovasi ile Kuşadası-Vathy ya da Kuşadası-Pythagorion üzerinden giriş yapıyorsunuz. Sığacık-Karlovasi bağlantısını yukarıda anlatmıştım. Samos Adası YollarıKuşadası’ndan Vathy Limanı’na Pazartesi, Salı, Perşembe, Cumartesi ve Pazar günleri 0900 ve 1700 saatlerinde feribot seferi var. Yolculuk 1,5 saat sürüyor. Bilet fiyatları, yetişkin için aynı gün gidiş-dönüş 35 €, tek yön 30 €, dönüşü açık bilet ise 45 €. 6-12 yaş çocuklar 10 € eksik. Buradan feribotlarla Atina’ya kadar her yere gidebilirsiniz. Ayrıca haftada bir olmak üzere Sakız, Lesvos, Lemnos, Kavala ve Girit’e de sefer Kuşadası’ndan Pythagorion Limanı’na çarşamba ve cuma günleri 0900 ve 1700 saatlerinde feribot seferi var. Yolculuk 1,5 saat sürüyor. Bilet fiyatları, yetişkin için aynı gün gidiş-dönüş 35 €, tek yön 30 €, dönüşü açık bilet ise 45 €. 6-12 yaş çocuklar 10 € Adası Güney Adaları Seferleri Samos Adası Güney Adaları Seferleri Samos Adası Güney Adaları SeferleriEğer Pythagorion Limanı bağlantılı plan yapacaksanız adanın güneyinde kalan adalara ulaşım buradan yapılıyor. Samos Adası Güney Yönlü Destinasyon SaatleriPlanlama için zaman çizelgesini de buraya adayı uçuş aktarması için kullanacaksanız birçok ülke ile günlük bağlantısı olan Samos Aristarchos Uluslararası Havaalanı Vathy Samos’nin 17 km güneybatısında Pythagorion’un 3 km batısında bulunuyor. Pythagorion ile havaalanı arası araba ile sadece 7 dakika. Air Manos Havayolu şirketi her gün Atina’ya ve haftada 2 kez Selanik ile Mikonos ve Santorini Adalarına uçuyor. bilginize… Samos Adası KTEL OtobüsleriAda içinde toplu ulaşım yerel KTEL otobüsleri ile sağlanıyor. Adanın her tarafına toplu ulaşım yok. Adada toplu ulaşımın merkezi Vathy Samos ve en çok otobüs bağlantısı buradan sağlanıyor. En yoğun hatlar ise adanın kuzeyini geçen Vathy-Karlovasi sezonda günde karşılıklı 8 sefer ile güneyine bağlantı sağlayan Vathy-Pythagorion sezonda günde karşılıklı 8 sefer hatları. Samos Adası KTEL Otobüs Zaman ÇizelgesiInternetten bu bilgileri bulmanız çok zor. Plan yapabilmeniz içim ulaşım zaman sefer saatlerini yukarıya koydum. Gördüğünüz gibi bizdekinin tersine hafta sonu sefer sayısı daha az. Geç saatlerde otobüs yok. Samos Adası’nda Bir TaksiBu nedenle daha geç dönecekseniz taksi ile ulaşımı tercih edin. Adadaki birçok varış noktası için taksi ücretlerinin fiyat listesini tüm duraklarda bulabilirsiniz. Örneğin Vathy-Pythagorion 20 €, Kokkari-Karlovasi 28 € civarında. En yüksek ücret 40 €. Bu tüm adada bu şekilde. Kimse kafasına göre ücret isteyemiyor. Karlovasi Hudut Kapısı Kiralık ArabalarSamos Adası Akaryakıt FiyatlarıEğer adayı gezeceğiz diyorsanız ki ada bayağı büyük otobüs ve taksi çok uygun bir ulaşım aracı değil. Ancak yolların çok dar olduğunu ve yerli halkın arabaları çok hızlı kullandığını baştan belirteyim. Ayrıca akaryakıt fiyatlarını da değerlendirme yapabilmeniz için yukarı Adası TarihiAdadaki ilk yerleşim bugünkü Lykourgos Logothetis Kalesi bölgesinde İyonlar zamanında yapılmış. Bu yerleşime Samos denmiş. Burası sonradan adanın da merkezi olmuş. Karyalılar, Lelegler ve Finikeliler sırasıyla burada koloni oluşturmuş. Samos, Tanrıça Hera’nın doğum yeri olarak kabul edilmiş. Fenikeliler döneminde buraya Tanrıça Hera’ya atfen bir tapınak inşa 530 yıllarında Polycrates yönetiminde Samos azami zenginliğe ve refaha ulaşmış. O dönemde şehrin nüfusu 25 bin civarındaymış. Bu potansiyeli ile Samos, Efes ve Milet ile birlikte İyonya’nın en önemli 3 şehrinden biri bilime de ışık tutmuş. Pisagor ile birlikte ada bir bilim merkezine dönüşmüş. Mesela 320-230 yılları arasında yaşamış Aristarkhos, Karlovasili. Pisagor’dan çok etkilenmiş. Dünya’nın güneş tarafında döndüğünü söyleyen ilk kişi. Gerçi biz bunu Kopernik 1530 olarak biliyoruz ancak Yunanlılar onun binlerce yıl sonra kendisinden kopya çektiğini gelişme ve refah ile şehir zenginleşince ada da, Akdeniz’in en güçlü devletlerinden biri haline gelmiş. En doğuda Süveyş, en batıda Cebelitarık ile bağlantısı varmış ve buralarda Samoslu askerlerin koruduğu ufak koloniler bile oluşturmuşlar. Evpalinos Tüneli, Heraion, Pythagorion antik surları ve antik şehir limanı bu dönemden kalma eserler. Samos Adası Erken Bizans Hıristiyan BazilikasıDaha sonra ada sırasıyla Persler, Romalılar, Bizans, Venedik ve Ceneviz egemenliği altına girmiş. Tüm bu dönemlerde liman önemini korumaya devam etse de adanın önemi azalmış. Bu dönemler içerisinde şehir kısa da olsa Çaka Bey yönetimindeki İzmir Türk Beyliği egemenliğine de yılında İstanbul Osmanlı İmparatorluğu hakimiyetine girince tüm Samoslular da korkup Venedik Devleti egemenliğindeki Sakız Adası’na kaçmış. Ada terk dönemde ada Fatih Sultan Mehmed’in emriyle imparatorluğa ilhak edilmiş ve kaçan Samosluların Kanuni Sultan Süleyman’ın emri ile tekrar adaya dönüşü sağlamış. Adanın merkezi de şimdiki Pythagorion’un 4 km kuzeybatısındaki Chora yapılmış. Karlovasi bu dönemde Osmanlı İmparatorluğu Mora Yarımadası’nı Venedik Devleti’nden alınca çok büyük bir göç olmuş. Şehirler Logothetis 1772-18501821 yılında başlayan Yunan bağımsızlık isyanı sırasında Lykourgos Logothetis 1772-1850 adanın lideriymiş. Yunanistan’da ayaklanma başlayınca o da Osmanlıya karşı Agustos1 1824 tarihinde asiler adayı tekrar yönetime bağlamak için gelen Osmanlı Donanması’nı geri püskürtmeyi başarmış. Böylece, ada 1832 yılında Osmanlı yönetimine özerk bir devlet olarak tekrar verilene kadar tamamen bağımsız isyanı sonrası ada 1832 yılında bağımsız özerk bir devlet haline gelince yöneticisi Lykourgos Logothetis adayı yeniden canlandırmış ve Pythagorion’da eski limanın olduğu yere yeni bir liman inşa 1912 yılında ada Balkan Savaşları sonucunda Yunanistan’a katılıncaya kadar devam Özgü Adetler Adada çoğu yerde gördüğümüz bu adete Karlovasi’ye yürürken de tanık olduk. Samos Adası Bir Yol ŞapeliMotoruyla giderken kontrolünü kaybedip yoldan uçarak ölen genç için olay yerinde küçük bir şapel yapmışlar. İçerisinde kendisine ait bir resim var. Muhtemelen külleri de burada. Böylece hem toplumda emniyet tedbirlerine dikkat çekerken hem de dualarla ölen kişinin anısını canlı Bir Mezarlıkİkinci ilginç konuda adadaki mezarlıklar. Belediye meclisi üyeleri artan nüfus ile birlikte mezarlık yeri konusunda sıkıntı yaşadığı için daha önce 5 yıl olan mezarlık tahsisini 3 yıla indirme kararı almış. 3 yıl sonra ise kemikleri yakıp kül olarak aileye teslim ediyorlarmış. Biz de böyle bir şeyi bırakın düşünmeyi kimse teklif bile Adası Gezilecek Yerler Adayı büyük oranda gezdiğimiz için genel olarak burada başlıklar halinde gezilecek yerleri anlatıp ayrıntıları link yazılarda vermeye yaklaşık 10 bin civarındaki nüfusuyla Vathy’den sonra adanın ikinci büyük şehri. Diğer taraftan adanın 4 belediyesinden biri ve batısının da Bir Sokak SüslemesiBloglarda genel olarak güzel bir şehir olmadığından bahsedilse de sakın buna kulak asmayın. Biz burada 5 gün kaldık ve gördüğüm kadarıyla adanın en oturmuş şehri adını Türkçe bir ifade olan karlı vadiden aldığına ilişkin iddialar okudum. Başka iddialar da var. Bana da çok inandırıcı gelmedi çünkü Samos Adası Türkiye’ye en yakın ve Osmanlı egemenliğinden en son çıkan ada olsa da Kanuni’nin emri ile başlayıp Türklerin hiç bir zaman yerleşmediği bir ada. İşin ilginci burada çok ender olarak kar şehrin kurulmasına Kanuni sebep olmuş ama malesef ayaklanma döneminde Osmanlı’ya karşı ilk bayrak da burada açılmış. Tarih böyle bir şey işte…Bugün şehir ve çevresinde yaşayan halk daha çok geçimini turizm, hizmet ve biraz da tarım ve hayvancılıktan şarapçılık, zeytincilik ve arıcılık de bir üniversite şehri. Çeşitli üniversitelerin matematik, istatistik, iletişim ve telekomünikasyon mühendisliği bölümleri burada bulunuyor. Bu durum da şehri Ege Denizi’nde önemli öğrenci şehirlerinden biri yapıyor. Genç nüfus adanın diğer taraflarına göre oldukça fazla yani..Benim de çok önem verdiğim bir husus ise iklimi. Ben dahil Ankara, Çanakkale vb. biraz daha soğuk iklimde yaşayıp sevenler adanın diğer taraflarında eriyip giderken sadece burada rahat edebiliyorlar. Özellikle akşamları adanın güneyinde insanlar terlerken siz burada üşürsünüz. Bu da önemli dikkat…Karlovasi Gün BatımıBir de es geçilmemesi gereken gün batımları burada. Şehir hafiften batıya bakıyor. Gün batımını gören plaj ve restoranlarda bayağı bir dolu oluyor. Agia Triada KilisesiPlaj olarak Potami Beach, gezilecek yer olarak Aziz Nikola Kilisesi, Liman ve Çevresi, Eski Karlovasi, Yeni Karlovasi, Agia Triada Kilisesi mutlaka görülmesi gereken ile ilgili detaylı tüm bilgi ve fotoğrafları Karlovasi ya da Karlı Vadi Gezisi başlıklı yazımızda Beach Potami Beach, Şık Bir Karlovasi Plajı olarak adada görülmesi gerekenler listesinin ilk sıralarında yer alıyor. Potami BeachAdanın kuzeydoğu kıyısında, şehir merkezinin sadece 5 km batısında bulunan plaj çakıllı bir plaj olsa da oldukça çekici. Manzarası ile tüm gün zaman geçirilebilecek seviyede güzel. Özellikle öğleden sonra saatlerinde harika oluyor. Potami BeachBelki plajı kum değil ancak ben bu plajı çok beğendim. Çünkü hem işletme hem ortamı ile oldukça nezih ve oldukça kaliteli…. Potami BeachÖğle ve akşam yemeğimizi de burada aldık. Deniz, ortam, işletme yemek kalitesi ve ambiyans derken ailemle birlikte buradan oldukça mutlu bir şekilde ayrıldık. Karlovasi Aziz Nikola KilisesiÖzellikle de Karlovasi’de kalıyorsanız mutlaka buraya gün batımında Aziz Nikola Kilisesi’ne gelin. Kilise ve hemen altındaki plaj, güneşin batışını izlemek için mükemmel bir yer. Akşam yemeğinizi de gün batımına karşı burada alabilirsiniz. Potami BeachPotami Beach ile ilgili detaylı tüm bilgi ve fotoğrafları Potami Beach, Şık Bir Karlovasi Plajı başlıklı yazımızda Adası Turizm Merkezi olarak adanın yazın en çok talep gören şehri. Hatta burada kalmasalar bile adaya gelen tüm turistlerin en az bir gününü plaj ve akşam yemeği olarak geçirdikleri yer de diyebilirim. Kokkari Eski Liman19. başlarında bir balıkçı köyü olarak kurulmuş. Limanın her iki yanındaki muhteşem plajları ve bozulmamış tarihi yapısı ilk dikkatimizi çekenler arasında. Şehir ile ilgili olarak çekilen videolarda da isterseniz hemen gerisinde konaklayabileceğiniz bu muhteşem plajlar ön plana çıkarılıyor zaten. Kokkari PlajıAdalılar şehir diyor ben de takılıyorum işte. Şehir dediğime bakmayın siz. Bizler büyük şehirlerde yaşadığımız için nüfus algımız da ada halkına göre çok değişik. Buranın nüfusu inanın yazın en kalabalık günde bile 20 bini geçmez. KokkariSonuç olarak şehri yeşil-mavi-sarı bütünleşen renkleri ile ailece güzel bir tatil geçirebileceğiniz, doğasında gezebileceğiniz ya da her yerinde farklı sahnelerde harika fotoğraflar çekebileceğiniz ideal bir destinasyon olarak de yol üzerlerinde pencerelerden size merhaba diyen o çiçekler yok mu? İnanın insana ayrı bir yaşam sevinci veriyorlar. Kokkari PlajıBir de unutmadan eğer talebiniz varsa burası adada en iyi rüzgar sörfü yapılan eski bir balıkçı köyü olmasa da hala o günlerin izlerini taşıyan bir güzelliğe sahip şehir. Halk değerini bilip gerçekten de tarihine sahip çıkmış şehrin bozulmaması için elinden geleni yapmış. Bu durumu şehri gezerken daha iyi Eski LimanPlaj olarak merkezde Kokkari Beach Kuzey Rüzgarlarına Açık, civarda Navagos Beach, gezilecek yer olarak da adanın her zaman görmeye alıştığımız sembol fotoğraflarının çekildiği eski limanı bölgesi mutlaka görülmesi gereken ile ilgili detaylı tüm bilgi ve fotoğrafları Kokkari-Samos Adası Turizm Merkezi başlıklı yazımızda Beach Tsamadou Beach Burası kesinlikle adanın en güzel plajlarından biri. Aynı zamanda Kokkari’de konaklayanlar için çok yakın bir plaj seçeneği. Navagos Beach Tsamadou Beach Navagos Beach ya da Tsamadou Beach plaja verilen iki ayrı ad. Plajın resmi adı Tsamadou Beach. Ancak halk buraya daha çok Navagos Beach demeyi tercih ediyor. Sanırım bunu sebebi hemen gerisindeki aynı adlı ünlü kulüp bar işletmesi. Navagos Beach Tsamadou Beach Plaj, adanın kuzey ortasında denize açık şekilde bulunuyor. Kokkari’ye çok yakın olduğu için burada turizm seviyesi adanın en yüksek seviyesinde. Belki plajı kum değil ancak bence adanın en organize plajı burası. Navagos Beach Tsamadou Beach Tesisleri ile birlikte düşünürsek ülkemizdeki beach konseptinden hiç farkı yok hatta fazlası var. Çünkü oldukça nezih ve oldukça kaliteli…. Navagos Beach Tsamadou Beach Açıkçası ben bu plajı çok beğendim. Deniz, ortam, yemek kalitesi ve ambiyans derken normalde yapmayacağım bir şey ama onların da tercihi ile ailemle birlikte buraya 2 kez geldim. Oldukça da memnun olup mutlu bir şekilde neresinde kalırsanız kalın bir gününüzü mutlaka buraya bir gün ayırın. Gelince ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız. Navagos Beach Tsamadou Beach Navagos Beach ile ilgili detaylı tüm bilgi ve fotoğrafları Navagos Beach ya da Tsamadou Beach başlıklı yazımızda Köyü Platanos, Tarihi Bir Dağ Köyü olarak adada bence Manolates Köyü gibi mutlaka bir gezi planlayıp uğramanız ya da vakit durumuna göre kalmanız gereken bir yılında Fatih Sultan Mehmet’in emriyle Taselya ve Mora’dan adaya getirilen göçmenler havasına suyuna bakıp ilk köylerini Karvounis Dağı eteklerine kurmuş. Platanos Köyü Köyün denizden yüksekliği 580 m. Köyün manzarası da çok geniş. Buradan Fournai ve güneyindeki adaları ile iyi havalarda kuzeyde Sakız Adası’nı bile görmek Belediyesine bağlı olan köy bugün biraz sakin. Toplam köyde 500 kişi yaşıyor. Platanos Köyü Köyün girişinde ünlü Samos şaraplarının üretildiği muscat üzüm bağları, merkezinde ise rengarenk ilgi çekici restoranlar, çeşmeler ve asırlık kiliseler var. Çok kez orman yangını çıkmış olsa da hala çam ağacı zengini bir ve dar sokakları ve 19. kalma kırmızı kiremitli yamaç evleri ile bana tipik bir Toscana Köyü izlenimi verdi. Orijinal hediyelik eşyalar üreten atölyeler ve sanatçılar da unutulmamalı tabii ki… Kimisi tis Theotokou PanagiaGezilecek yer olarak Kimisi tis Theotokou Panagia, Agios Georgios Kilisesi, Platanos Meydanı ve Halk Çeşmesi mutlaka görülmesi gereken ile ilgili detaylı tüm bilgi ve fotoğrafları Platanos, Tarihi Bir Dağ Köyü başlıklı yazımızda Kampos BeachVotsalakia Kampos Beach Plaża Votsalakia, herkes farklı bir şey söylese de kum plaj arayanlar için bence adanın en güzel plajı. Buraya direkt olarak Kampos ya da Kambos diyenleri de adanın güneybatısında Ege Denizi’nin en yüksek dağı olan Kerkis Dağı 1444’nın eteğinde bulunuyor. Burada turizm seviyesi adanın diğer bazı bölgeleri gibi çok yüksek değil. Burayı güzel yapan da sanırım bu durum. MarathokamposÖncelikle şunu belirtmeliyim. Burası sadece plajdan ibaret bir yer değil. Ardıl bölgesi bir uzun yol-sahilde yan yana iki köy olan Votsalakia ve Kampos Köyleri. MarathokamposKöyler Marathokampos Belediyesi’ne bağlı. Daha açık yazmak gerekirse Votsalakia ve Kampos sahili, daha yukarıda yer alan Marathokampos merkezi oluşturuyor. Votsalakia Kampos BeachSahilde çok sayıda restoran ve oteller var. Adanın en güzel et ve deniz ürünlerini burada yedik. Yani harika bir plaj, sakinlik ve yeme içme imkanı arıyorsanız bence buradan daha güzel yer yok. Eğer araba kiralamadıysanız malesef toplu ulaşım ile buraya gitmeniz biraz zor. Votsalakia Kampos BeachBuraya gelirken ya da dönerken de mutlaka yukarıda anlattığım Platanos Köyü’ne uğrayacak şekilde planlama ile ilgili detaylı tüm bilgi ve fotoğrafları Votsalakia Kampos Beach başlıklı yazımızda Samos Vathy Samos, Adanın Başkenti ve En Büyük Kenti. Muhtemelen geldiğiniz yere göre ilk durağınız burası olacak çünkü burası aynı zamanda adanın her tarafına ulaşım imkanı olan tek yer. Samos Adası VathyResmi yazılarda ya da otobüs tarife çizelgelerinde buranın adı Samos olarak geçiyor. Aslen, Pythagorionun ilk adı Samos iken sanırım Yunanlılar başkent aynı zamanda adanın da adı olsun diye düşündüler herhalde. Buraya bugün yerliler aynı zamanda Samos diyorlar. Normalde Vathy, Samos’un arka bölgesine verilen ad. Ancak, bugün herkes bu adı Samos için kullanıyor bilginize…Vathy; sahilindeki barları, kafeleri ve restoranları ile ünlü bir şehir. Derin bir koyun içerisinde korunaklı bir limana sahip. Dik ve dar sokakları ve 19. kalma kırmızı kiremitli yamaç evleri ile göz merkezinde ise ilgi çekici müzeler ve asırlık kiliseler var. Ancak sonuç olarak burası bugün 10 bin civarındaki nüfusu ile bir şehir. Taksi şoförünün anlattığına göre şimdiye kadar buradan 600 bin Suriyeli geçmiş. Yani kalacağınız yer kesinlikle burası olmamalı. Pythagoras MeydanıPlaj olarak Livadaki Plajı, gezilecek yer olarak Pythagoras Meydanı ve Samos Arkeoloji Müzesi mutlaka görülmesi gereken ile ilgili detaylı tüm bilgi ve fotoğrafları Vathy Samos, Adanın Başkenti başlıklı yazımızda Pisagor’un Memleketi ve adanın gezilecek önemli yerlerinden biri. Çünkü, adanın ilk yerleşim yeri ve en eski başkenti olması nedeniyle çok önemli arkeolojik alanlara sahip. PythagorionAynı zamanda adanın 4 belediyesinden de birini ve en büyüğünü 10 bin kadar kadar olan şehir, adanın güneydoğu kıyısında Türkiye’nin tam karşısında sadece 1,5 km uzaklıkta bulunuyor. PythagorionŞehir, Pisagor dışında Aristarkos, Epikür, Ezop gibi bir çok ünlü filozofun da memleketi olması ile ünlü. Pythagorion Pisagor AnıtıPlaj olarak Şehir Plajı, gezilecek yer olarak Lykourgos Logothetis Kalesi, Evpalinos Tüneli, Heraion, Pisagor Anıtı ve Akdeniz’in En Eski Limanı mutlaka görülmesi gereken ile ilgili detaylı tüm bilgi ve fotoğrafları Pythagorion, Pisagor’un Memleketi başlıklı yazımızda Logothetis KalesiSöz konusu kale, şehrin girişinde Pythagorion’un güney batısında yer alıyor. Lykourgos Logothetis KalesiLykourgos Logothetis Kalesi, Sisam Adası’nı Kaybettiğimiz Yer olması nedeniyle Osmanlı İmparatorluğu ve tarihimiz için de önemli bir yer. Adaya turla giderseniz Pisagor’un memleketi olan Pythagorion’da bulunan kale ile ilgili olarak aşağıda yazılanları kimse size söylemeyecek. Lykourgos Logothetis KalesiAraştırmacı bir gezgin değilseniz kendiniz de hiç bir zaman öğrenemeyeceksiniz. Bu nedenle, adaya gitme planınız varsa bu kale ile ilgili yazdıklarımı okumadan plan ile ilgili detaylı tüm bilgi ve fotoğrafları Lykourgos Logothetis Kalesi başlıklı yazımızda Adası’nda Nerede Kalınır?Samos Adası kalacak yer seçeneği olarak zengin bir yer. Ancak tüm adada olduğu gibi burada da 5 yıldızlı oteller beklemeyin. Daha çok 2-3 yıldızlı butik oteller bizim yaptığımız gibi kalacak yer olarak Karlovasi’yi tercih ederseniz burada genel olarak limana yakın Anema Hotel ve Yeni Karlovasi merkezine geçiş yolunda bulunan Hotel Aegeon tercih ediliyor. Geceleme fiyatları neredeyse aynı. Karlovasi Hotel AegeonAnema Hotel deniz kıyısında ancak plajı çok seveceğinizi zannetmiyorum. Buranın artısı denize sıfır meşhur tavernası. Kalmasanız bile buraya yemeğe geleceksiniz zaten. Şehrin en güzel yemeklerinin yapıldığı yerlerden biri… Karlovasi Hotel AegeonBiz adada kalmak için 3 yıldızlı Hotel Aegeon’u tercih ettik. Biraz daha entelektüel bir kimliği var. Otelin en önemli özelliği hem sahile hem de gece hayatının merkezi Yeni Karlovasi’ye yürüme mesafesinde yakın olması. Ayrıca Karlovasi merkez otobüs durağına da 100 m mesafede bulunuyor. Karlovasi Hotel AegeonGenel olarak Türklerce de tercih edilen bir otel. Havuzu var. Personel ile rahat anlaşıyorsunuz. Çıkarken kendilerince birer hediye bile konusu otelde 5 gece geçirdik. Kahvaltı dahil 3 kişi gecelik 60 € civarında bir ücret ödedik. Karlovasi Hotel AegeonFiyat itibariyle ekonomik bir otel olduğunu söyleyebilirim. Kesinlikle kalmak için de tavsiye Agiou Nikolaou, Neo Karlovasi 832 00, Yunanistan, Tel +30 2273 033466Kokkari’de kalırsanız tabii ki plaja yakın noktaları tercih edin. Merkezde kalacaksanız limanın sol tarafında uzayıp giden plajın arka tarafında yer alan sağlı sollu oteller uygun olabilir. Yine plaja yakın olsun derseniz Navagos Beach işletmesi bence harika. Ancak buraların yazın oldukça sıcak olduğunu Adası’nda Ne Yenir? Nerede Yenir?Gelelim burada ne yiyeceğinize. Link yazılarda belirtiğim gibi ada çok güzel tavernalar ile dolu. Söz konusu rengarenk tavernalarda gelenekselleşmiş yerel lezzetler sunuluyor. Restoran önerisi derseniz çok memnun kalacağınız 3 yer önereceğim. Karlovasi Meltemia Tavernİlki Karlovasi’de denize sıfır Meltemia Tavern gerçekten hem personeli hem yemekleri ile harika bir Chameleon Restaurantİkincisi ise şehrin hatta belki de adanın en iyisi kabul edilen yine denize sıfır olan biraz tuzlu diyebileceğim Chameleon Restaurant. Karlovasi Poyraz RestaurantKarlovasi’de et derseniz kilo ile et yiyebileceğiniz Poyraz Restaurant da doğru bir seçim olur. Votsalakia Kampos Beach Romeo Restaurant Votsalakia Kampos Beach Romeo RestaurantDeniz ürünleri ya da et derseniz Votsalakia Kampos Beach’te bulunan Romeo Restaurant’ı tek geçerim. Adadaki en güzel deniz mahsullerini ve kuzu etini tartışmasız burada yedik. Bu nedenle sırf yemek için bile burayı tercih edebilirsiniz. La Casa KokkariBunun dışında değişik deneyimlerimiz de oldu tabii ki. Mesela Kokkari’de yemek yiyecekseniz limanın sağ tarafında La Casa Kokkari, Platanos Köyü’nde meydanda bulunan LEON diğer deneyimlediğimiz tüm mekanlar ile ilgili deneyimlerimizi, ödeyeceğiniz ücretleri ve adaya ait yemek kültürünü Samos Adası’nda Ne Yenir? Nerede Yenir? başlıklı yazımızda Adası’ndan Ne Alınır?Türkiye’ye dönmeden önce şehir merkezinde bulunan hediyelik eşya dükkanlarına mutlaka Bölgesinde Bir Bal Satış NoktasıBuradan hediyelik ya da eviniz için aksesuar, sünger, adaya özgü seramik ürünler ve giyim eşyaları, yemeklerde kullanmak üzere zeytinyağı ya da adanın ünlü ballarından alabilirsiniz. Hediyelik bal kavanozları 4-5 € arkadaşlarınız ya da ev için aksesuar olarak Pisagor Bardağı almak anlamlı olabilir. Platanos Köyü Hediyelik Eşya Platanos Köyü Hediyelik EşyaEğer olur da Platanos Köyü’ne uğrarsanız meydanın girişinde sağda bulunan bir sanat erbabının yaptığı buraya özgü seramik ürünlerden mutlaka almayı düşünün. Kendisi oldukça orijinal çalışmalar yapıyor. Adını yazdı ancak alfabe sıkıntısı nedeniyle yazamıyorum. SoumaBunların dışında adaya özgü olan ouzo markası olan Souma’yı tüm marketlerde bulabilirsiniz. Biraz serttir dikkat. Yine aynı marketlerde adaya özgü yerel şaraplarda kutulanmış olarak satılıyor. Gerçi buranın şarapları muskat üzümünden yapılıyor. Tatlı şarap sevmiyorsanız şahsen ben sevmiyorum içemezsiniz ona Zeytin ve ZeytinyağıKarlovasi’den dönecekseniz benim size tavsiye edeceğim en önemli ürün ise parfümler. Yeni Karlovasi’de merkeze giderken Hondos Center adında bir mağaza var. Burası İzmir’de bile ünlü. Çünkü burada satılan marka parfümler Türkiye’de en az 2 katına satılıyor. Hele bir de indirimi yakalarsanız şanslısınız. Gerçi yarısı bile pahalı ama gel de bunu kadınlara anlat. Görünce hemen kendilerinden geçiyorlar bilginize…Değinmeden geçemeyeceğim bir konu daha. Eğer buradan Türkiye’ye dönecekseniz ya da gezecekseniz şehrin hemen girişinde bulunan Lidl Supermarketine mutlaka uğrayın. Döviz fiyatları artmış olsa da mukabil bizde de ithal ürün fiyatları artıyor. Buradan da kaliteli ançüez, içki, peynir vb. çok uygun fiyatlara almanız ada ile ilgili anlatabileceklerim bu kadar. Umarım verdiğim detaylar siz gezginlere yapacağınız planlamalarda yol gösterici ile ilgili diğer yazılarımız için Samos Adası Gezi Rehberine de bakmanızı tavsiye ederiz. Sağlıcakla Kalın.
samos ta nerede yemek yenir